Anasayfahani yb yha ?? 
+20
sekerkiss07
(_ALiCe_CuLLeN_)
handan
nagehan
_black_angel_
ebru
eBENs
addie487
jamesedat
mavi_keßeLeck
él!f kIzıLKuş
tuqchee!!!
vampire-rose
ısabeLLa nıght
bushra
GeNcAy
enyuar
ChatLaqq
¢єяєη ƒєηту ●
¤ тσяу ¤
24 posters
' * _ PasakLı Kraliçe _ *
Anket
Sizce komik mii anam??
- [ 8 ]
[40%]
- [ 11 ]
- [55%]
- [ 1 ]
- [5%]
- [ 0 ]
- [0%]
Toplam Oylar: 20
Anket kapatıldı
Anket kapatıldı
ısabeLLa nıght- Hunted
- Mesaj Sayısı : 2065
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 30
GeNcAy- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 4827
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 27
ybbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbb 
¤ тσяу ¤- Chosen
- Mesaj Sayısı : 463
Kayıt tarihi : 26/12/09
Yaş : 29
BöLüm 11 =D
Kapıdan çıktıktan sonra aklıma benim odamda olanlar geldi. Kendime gelmeye çalıştım ama olmadı. Sanki bir boşluğun içinde kendimi kaybetmiştim ama bunun nedenini bilmiyorum. En sonunda kapının kolunu bıraktım ve arabama doğru koşmaya başladım.Arabaya binip çalıştırdıktan sonra yola çıktım. Evden uzaklaştığımda aklıma bir soru geldi. Ben nere gidiyorum? Bir süre sonra kendimi ormanlık bir alanda park etmiş halde buldum. Kafamı tekrar dümenin üstüne koyup gözlerimi yumdum. Bir süre sonra telefonum çaldı. Arayan Tristan’dı. Açmadım. Cevapsız numaraya bakarken gözüm telefonun sol üst köşesindeki tarihe takılıyor ve dona kalıyorum. Tarih Pazar. Buda demektiki bu gece yarısı yola çıkıyorum. Bunun siniriyle hızlıca kapıyı açıp dışarı çıktım. Kararlıydım eve geri dömeyecektim. O geri zekalı,puşt,mongol,sıçdığımın vampiri beni bulamyınca deliye dönecekti. Hangi cehenneme gidecekdikse bensiz gidecekti. O bok çukuruna geri dönmeye hiçde niyetim yok. Bu bomboş ve ıssız tarlada yanlızdım. Günlerden sonra o bencil, şişman (bu lafın gelişiydi),hayvan, pislikten uzak kafamı dinliyordum. Annesini sinamada gördüğüm. Hava kararıyordu. Kısa kollu t-shitümle üşümeye başlamıştım.
Sonra aklıma çeketimin arabada olduğu geldi. Arabaya geri döndüm. Arka kapıyı açtım ve bir çığlık attım. Tristan arabamdaydı. O sıradaki korkumdam bir adım geri gitmeye çalıştım ve kalça üstü tozun toprağın içine yere kapaklandım. Tristan arabadan çıkıp yerden kalkmam için bana elini uzattı. Hala yerde oturuyordum cünkü kalbimin yavaşlamasını bekliyordum. Elimin tersiyle onun elime vurdum ve yerden kalkmak için kendimi zorladım. Ayakta çok zor duruyordum. Kalçam acayip ağrıyordu. O gerizekalı vampircik yüzünden olmuştu herşey. Arkamı tamizledikten sonra ona baktım. Pişmiş kelle gibi sırıtıyoru. Sinirimi daha da bozdu. Sinirliydim çünkü beni izinsiz öpmüştü, sinirliydim çünkü beni korkutup yere düşürdü, sinirliyim çünkü.. çünkü.... en iyisi ben vaz geçeyim çünkü onu suçlayacak başka birşey bulamadım. Bulunca yaniden başlarım.
“Benden kaçıp saklanabileceğini mi sandın?”
“Ne zamandan beridir oradasın?”
“Sen arabaya bindiğinde ben yerleşmiştim bile. Haydi eve gidelim.”
“Ben seninle gelmiyorum.”
Gitmemeye kararlı olduğumu size söylemiştim. Bana doğru bir adım attı. Yüzüne baktığımda artık pişmiş kelle gibi sırıtmıyordu ve dişleri dışarı çıkmıştı. Artık bakışlarında tehdit vardı.
“Sanırım seni duyamadım bir daha söylermisin?”
Bana doğru yavaşça gelmeye başladı. Tam belim kolumu yakalayacakken bir adım geri gittim ve konuşmaya başladım.
“Sanırım eve gidip hazırlansak iyi olur.”
Hemenden kararımı değiştirdim çünkü o o...çocuğu beni tehdit etmişti.
Kapıdan çıktıktan sonra aklıma benim odamda olanlar geldi. Kendime gelmeye çalıştım ama olmadı. Sanki bir boşluğun içinde kendimi kaybetmiştim ama bunun nedenini bilmiyorum. En sonunda kapının kolunu bıraktım ve arabama doğru koşmaya başladım.Arabaya binip çalıştırdıktan sonra yola çıktım. Evden uzaklaştığımda aklıma bir soru geldi. Ben nere gidiyorum? Bir süre sonra kendimi ormanlık bir alanda park etmiş halde buldum. Kafamı tekrar dümenin üstüne koyup gözlerimi yumdum. Bir süre sonra telefonum çaldı. Arayan Tristan’dı. Açmadım. Cevapsız numaraya bakarken gözüm telefonun sol üst köşesindeki tarihe takılıyor ve dona kalıyorum. Tarih Pazar. Buda demektiki bu gece yarısı yola çıkıyorum. Bunun siniriyle hızlıca kapıyı açıp dışarı çıktım. Kararlıydım eve geri dömeyecektim. O geri zekalı,puşt,mongol,sıçdığımın vampiri beni bulamyınca deliye dönecekti. Hangi cehenneme gidecekdikse bensiz gidecekti. O bok çukuruna geri dönmeye hiçde niyetim yok. Bu bomboş ve ıssız tarlada yanlızdım. Günlerden sonra o bencil, şişman (bu lafın gelişiydi),hayvan, pislikten uzak kafamı dinliyordum. Annesini sinamada gördüğüm. Hava kararıyordu. Kısa kollu t-shitümle üşümeye başlamıştım.
Sonra aklıma çeketimin arabada olduğu geldi. Arabaya geri döndüm. Arka kapıyı açtım ve bir çığlık attım. Tristan arabamdaydı. O sıradaki korkumdam bir adım geri gitmeye çalıştım ve kalça üstü tozun toprağın içine yere kapaklandım. Tristan arabadan çıkıp yerden kalkmam için bana elini uzattı. Hala yerde oturuyordum cünkü kalbimin yavaşlamasını bekliyordum. Elimin tersiyle onun elime vurdum ve yerden kalkmak için kendimi zorladım. Ayakta çok zor duruyordum. Kalçam acayip ağrıyordu. O gerizekalı vampircik yüzünden olmuştu herşey. Arkamı tamizledikten sonra ona baktım. Pişmiş kelle gibi sırıtıyoru. Sinirimi daha da bozdu. Sinirliydim çünkü beni izinsiz öpmüştü, sinirliydim çünkü beni korkutup yere düşürdü, sinirliyim çünkü.. çünkü.... en iyisi ben vaz geçeyim çünkü onu suçlayacak başka birşey bulamadım. Bulunca yaniden başlarım.
“Benden kaçıp saklanabileceğini mi sandın?”
“Ne zamandan beridir oradasın?”
“Sen arabaya bindiğinde ben yerleşmiştim bile. Haydi eve gidelim.”
“Ben seninle gelmiyorum.”
Gitmemeye kararlı olduğumu size söylemiştim. Bana doğru bir adım attı. Yüzüne baktığımda artık pişmiş kelle gibi sırıtmıyordu ve dişleri dışarı çıkmıştı. Artık bakışlarında tehdit vardı.
“Sanırım seni duyamadım bir daha söylermisin?”
Bana doğru yavaşça gelmeye başladı. Tam belim kolumu yakalayacakken bir adım geri gittim ve konuşmaya başladım.
“Sanırım eve gidip hazırlansak iyi olur.”
Hemenden kararımı değiştirdim çünkü o o...çocuğu beni tehdit etmişti.
En son ¤ тσяу ¤ tarafından C.tesi Mart 06, 2010 2:06 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
enyuar- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1482
Kayıt tarihi : 26/12/09
Yaş : 28
süper dvm dvm dvm 
ısabeLLa nıght- Hunted
- Mesaj Sayısı : 2065
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 30
evet yb bekLiyoRz
jamesedat- Marked
- Mesaj Sayısı : 106
Kayıt tarihi : 11/02/10
Yaş : 29
Ybb
GeNcAy- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 4827
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 27
süper ötesiydi ybbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbb 
ısabeLLa nıght- Hunted
- Mesaj Sayısı : 2065
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 30
ybybybybybybybyybybybybybyb 
tuqchee!!!- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1907
Kayıt tarihi : 26/02/10
Yaş : 29
süpermiş yb lütfen
addie487- Chosen
- Mesaj Sayısı : 457
Kayıt tarihi : 03/03/10
Yaş : 30
Müslüm babadan “Acayip bir hayvana benziyirsen“ şarkısı... bayıldım yaa
kardeşin kaç yaşında canım
ve yb
kardeşin kaç yaşında canım
ve yb
mavi_keßeLeck- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3474
Kayıt tarihi : 14/02/10
Yaş : 102
müthiş bişey yb lütfen
addie487- Chosen
- Mesaj Sayısı : 457
Kayıt tarihi : 03/03/10
Yaş : 30
kardeşi kaç yaşında çok merak ettim
¤ тσяу ¤- Chosen
- Mesaj Sayısı : 463
Kayıt tarihi : 26/12/09
Yaş : 29
kardeşim 14 yaşında neden??
ısabeLLa nıght- Hunted
- Mesaj Sayısı : 2065
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 30
yha ybybybybyb
¤ тσяу ¤- Chosen
- Mesaj Sayısı : 463
Kayıt tarihi : 26/12/09
Yaş : 29
Arabaya bindim Tristan yan koltuğa yerleşti. Yola çıktıktan bir süre sonra Tristan’ın mal mal bana baktığını fark ettim. Bu beni bir az rahatsız etmişti ama yapacak bir şeyim de yoktu. Bir süra sonrada radyonun kanallaraıyla oynamaya başladı. Dinleyecek nüzük bulamayınca da radyoyu kapattı. Kafamı döndürüp ona baktım. Beni ona bakarken yakalayınca da kafamı çevirdim. En sonunda eve gelmiştik. Tirstan benden önce arabadan çıkmaya çalıştı ama onu durdurdum. Bir planım vardı.
“Tristan....Bu gece oradan girme eve.”
“Liz kafayımı yedin. Oradan giremezsem nereden gireceğim?”
Tek cümlelik bir cevap vericektim ve ne tepki vereceğini görmek için yüzüne baktım. Bana çok şaşkın ve sabırsızca bakıyordu. En sonunda cevabımı vermek için ağzımı açtım.
“Benimle birlikte kapıdan gireceksin.”
Bu cevap ağzının açık kalmasına neden oldu. Yanına gittim ve ağzını kapadım. Arkasına geçip onu sırtından itekledim. Kapının önunde durduk. Çantamı açıp içinden ev anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım. Anahtarımı çantama koydum ve Tristan’ın elini tutum. Bana baktı ve ben ona bakmadım. Onu bana doğru bir az çektim ve o serin dudaklarına çok hafif bir şans öpucuğu kondurdum.
“Bir, iki, üç.”
Ve eve girip kapıyı kapıttık. Annem de o sırad amutfaktan başını uazttı ve ikimizi gördü. Elindeki tabağın yere düşüp bin parçaya kırılmasıyla oturma odasından da annemin hayvanı George geldi. İkisinede yavaşca baktım sonrada koridora doğru yürümeye başladım. Titriyordum. Koridorda yürürken kısa bir anlığına Tristan’ın bakışlarını üzerimde hissettim. Arkadan da annemin ağlayışını ve George’un bağırışlarını duyuyordum.Ama umrumda değil. Bu gece buradan gidiyordum ve artık beni rahat bir hayat bekliyordu. Odama girdim.Bavullarımın hepsi hazırdı. Artık odamda bana ayit hiç bir şey yoktu. Hepsini toplamıştım. Ayakkabılarım, elbiselerim, makyaj malzemelerim, en sevdiğim oyuncak ayım, laptopum, telefonum, müzük çalarım ve seti, loptopumun modemi..... Hepsi valizlerimdeydi. Odamı son bir kere daha kontrol ettim ve Tristan’a bavulları arabaya taşıması için komut verdim. Tristan en sonuncu bavulları taşırken 18.ve en küçük bavuluda ben aldım ve odadan çıktım. Annem hala mutfakta ağlıyordu, George ise Mutfağın kapısında benim odadan çıkmamı bekliyordu. Birazdan başıma geleceklerden habersiz mutfağa girdim ardımdan da George mutfağa girdi. :mutfak sandalyesinde bir zavallı gibi ağlayan anneme doğru eğildim. Ve konuşmaya başladım.
“Anne gördüğün gibi ben gidiyorum ve bir daha geri gelmeyeceğim. Belki izin verilirse sana daha sonra anlatırım ama şimdik sana hiç bir şey anlatamam.”
George arkamda birşeyler yapıyordu ama onu sallamadığım için dömüp arkama bakmadım ama size şunu söyleyebilirim keşke baksaydım. Bir az sonra Tristan gelip benim taşımaya karar verdiğim bavuluda arabaya koymak için aldı. Geri döndüğünde “hadi gidelim” anlamında başını yana yatırdı Benda “tamam” anlamında başımı öne ve geriye salladım. Ben ayağa kalkınca annemde ayağa kalktı ve bir birimize sarıldık. Ben ağlamıyordum ama annem bozuk çeşme gibi su kaçırıyordu. Tam o s ırada kapıdan içeriye Mike girdi. Bir o eksikti. Annemden ayrılıp Tristan’a baktım sonrada George’a. George’un yanına gittim ve ona konuşmaya başladım.
“Her ne kadar hiç anlaşamamış olsakta giderken vicdan azbı çekmek istemiyorum.”
Gerçektende ona sarılmamın nedeni buydu onu hala sevmiyordum ama yolda giderken vicdan azabından ölmekte istemiyordum bu yüzden ona sarıldım. Tam o sırada Mike konuşmaya başladı.
“Nereye gidiyorsun?”
Mike komuşunun oğluydu. Benim tabirimle özürlü oğlu. Annemin hayvanı George yüzünden bana hastaydı. George benim adıma ona mesajlar yolluyordu o gerizekalı Mike’da benim yolladığımı zannedip bana daha da asılıyordu. Onu bin defada reddetmiş olsamda manyak benden vazgeçmiyordu. Tam ona cevap vermek için George’dan uzaklaşmıştım ki karnımın olduğu yerde müthiş bir acı hissettim ve iki büklüm oldum. Tristan’a baktım ama yoktu doğru ben onu arabaya göndermiştim. Neden gönderdimki salak ben.
“Tristan....Bu gece oradan girme eve.”
“Liz kafayımı yedin. Oradan giremezsem nereden gireceğim?”
Tek cümlelik bir cevap vericektim ve ne tepki vereceğini görmek için yüzüne baktım. Bana çok şaşkın ve sabırsızca bakıyordu. En sonunda cevabımı vermek için ağzımı açtım.
“Benimle birlikte kapıdan gireceksin.”
Bu cevap ağzının açık kalmasına neden oldu. Yanına gittim ve ağzını kapadım. Arkasına geçip onu sırtından itekledim. Kapının önunde durduk. Çantamı açıp içinden ev anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım. Anahtarımı çantama koydum ve Tristan’ın elini tutum. Bana baktı ve ben ona bakmadım. Onu bana doğru bir az çektim ve o serin dudaklarına çok hafif bir şans öpucuğu kondurdum.
“Bir, iki, üç.”
Ve eve girip kapıyı kapıttık. Annem de o sırad amutfaktan başını uazttı ve ikimizi gördü. Elindeki tabağın yere düşüp bin parçaya kırılmasıyla oturma odasından da annemin hayvanı George geldi. İkisinede yavaşca baktım sonrada koridora doğru yürümeye başladım. Titriyordum. Koridorda yürürken kısa bir anlığına Tristan’ın bakışlarını üzerimde hissettim. Arkadan da annemin ağlayışını ve George’un bağırışlarını duyuyordum.Ama umrumda değil. Bu gece buradan gidiyordum ve artık beni rahat bir hayat bekliyordu. Odama girdim.Bavullarımın hepsi hazırdı. Artık odamda bana ayit hiç bir şey yoktu. Hepsini toplamıştım. Ayakkabılarım, elbiselerim, makyaj malzemelerim, en sevdiğim oyuncak ayım, laptopum, telefonum, müzük çalarım ve seti, loptopumun modemi..... Hepsi valizlerimdeydi. Odamı son bir kere daha kontrol ettim ve Tristan’a bavulları arabaya taşıması için komut verdim. Tristan en sonuncu bavulları taşırken 18.ve en küçük bavuluda ben aldım ve odadan çıktım. Annem hala mutfakta ağlıyordu, George ise Mutfağın kapısında benim odadan çıkmamı bekliyordu. Birazdan başıma geleceklerden habersiz mutfağa girdim ardımdan da George mutfağa girdi. :mutfak sandalyesinde bir zavallı gibi ağlayan anneme doğru eğildim. Ve konuşmaya başladım.
“Anne gördüğün gibi ben gidiyorum ve bir daha geri gelmeyeceğim. Belki izin verilirse sana daha sonra anlatırım ama şimdik sana hiç bir şey anlatamam.”
George arkamda birşeyler yapıyordu ama onu sallamadığım için dömüp arkama bakmadım ama size şunu söyleyebilirim keşke baksaydım. Bir az sonra Tristan gelip benim taşımaya karar verdiğim bavuluda arabaya koymak için aldı. Geri döndüğünde “hadi gidelim” anlamında başını yana yatırdı Benda “tamam” anlamında başımı öne ve geriye salladım. Ben ayağa kalkınca annemde ayağa kalktı ve bir birimize sarıldık. Ben ağlamıyordum ama annem bozuk çeşme gibi su kaçırıyordu. Tam o s ırada kapıdan içeriye Mike girdi. Bir o eksikti. Annemden ayrılıp Tristan’a baktım sonrada George’a. George’un yanına gittim ve ona konuşmaya başladım.
“Her ne kadar hiç anlaşamamış olsakta giderken vicdan azbı çekmek istemiyorum.”
Gerçektende ona sarılmamın nedeni buydu onu hala sevmiyordum ama yolda giderken vicdan azabından ölmekte istemiyordum bu yüzden ona sarıldım. Tam o sırada Mike konuşmaya başladı.
“Nereye gidiyorsun?”
Mike komuşunun oğluydu. Benim tabirimle özürlü oğlu. Annemin hayvanı George yüzünden bana hastaydı. George benim adıma ona mesajlar yolluyordu o gerizekalı Mike’da benim yolladığımı zannedip bana daha da asılıyordu. Onu bin defada reddetmiş olsamda manyak benden vazgeçmiyordu. Tam ona cevap vermek için George’dan uzaklaşmıştım ki karnımın olduğu yerde müthiş bir acı hissettim ve iki büklüm oldum. Tristan’a baktım ama yoktu doğru ben onu arabaya göndermiştim. Neden gönderdimki salak ben.
ısabeLLa nıght- Hunted
- Mesaj Sayısı : 2065
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 30
wooowwww 
süpeRdi yha noLck bizm kızaa abooo meRakLa bekLiyoRemm hadi yb koy noLuR ybybybybybybybybybybyb
süpeRdi yha noLck bizm kızaa abooo meRakLa bekLiyoRemm hadi yb koy noLuR ybybybybybybybybybybyb 
eBENs- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1426
Kayıt tarihi : 24/01/10
Yaş : 29
hehe bende yeni okumaya başladım yb ne zaman ?
?
addie487- Chosen
- Mesaj Sayısı : 457
Kayıt tarihi : 03/03/10
Yaş : 30
¤ тσяу ¤ demiş ki:kardeşim 14 yaşında neden??
merak ettim. iyi yazıyo da
bu arada yb
GeNcAy- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 4827
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 27
çok güzeldi yha ybbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbbb
addie487- Chosen
- Mesaj Sayısı : 457
Kayıt tarihi : 03/03/10
Yaş : 30
ya kardeşine de yazsın hemen yb yb
yb yb
enyuar- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1482
Kayıt tarihi : 26/12/09
Yaş : 28
yb yb yb
tuqchee!!!- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1907
Kayıt tarihi : 26/02/10
Yaş : 29
yb yb yb yb yb ...
tuqchee!!!- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1907
Kayıt tarihi : 26/02/10
Yaş : 29
yb yb yb yb yb ...
ebru- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1240
Kayıt tarihi : 01/03/10
Yaş : 29
çok güzel bi hikaye.bi solukta okudum.kardeşinin ellerine sağlık.sana teşekkürler buraya koyduğun için.bu arada yeni bölüm!!!
GeNcAy- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 4827
Kayıt tarihi : 25/12/09
Yaş : 27
yb yb yb yb yb
Similar topics
