+24
irem1996
ruveydamelisa
tuqchee!!!
pSych0path}
Nymphetamine
Kiraz*
dilry95
irem44
*erik*ezgi*
RUH
dilan
juvijuvi
Damla&Stark
hatice
sekerkiss07
gecenin kızı
AliCézqi..<3
ebru
Phoenix
unforgiven
katniss
(_ALiCe_CuLLeN_)
Deadly
dilara
28 posters
Çıkmaz(Bu bir vampir hikayesidir)2.SEZON 4.bölüm geldi =D
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Mert geldi kıza mektup yazdı ve intikamını almak için bekliyor olaya bak yaaa olmaz böle şey ulan mert yapma beeee Eline sağlık bebeğim çok güzeldi blm
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
saol tatlım
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Reca bebeğimmmmmm
hatice- Betrayed
- Mesaj Sayısı : 316
Kayıt tarihi : 26/04/10
Yaş : 28
yb ne zaman
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Biraz mola versin bence
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
evt elimde yn kalımıycak sonra
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Tmm bebeğim sen yb yaz depola sonra bize at
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
Nutkum tutulmuştu.Bu yüzden bana o mektubu yollamıştı.Burak’ın onun sevdiği kızı öldürdüğünü düşünüyor.Bu yüzden de benim kanımın ona ait olduğuna inanıyor.Tanrım ben bu duruma nasıl gelmiştim.Bir süre sustum.Ama sonra
Nilay’ın Burak’ı nasıl konuşturduğunu merak ettim.
-Nasıl ?Burak’ı nasıl konuşturdun ?Nilay bana baktı.Muhtemelen Bu açıklamalardan sonra çığlık atmamı bekliyordu.Ve başka bir soru sorunca akıl sağlığımdan şüphe ediyor olmalı.
-Bak bizim bazılarımız dönüştüğünde geçmiş yaşamlarına bağlı olarak özel yetenekler gelişiyor.Mesela ben bir inatçıydım ve istediklerimi elde edene kadar vazgeçmezdim.O yüzden şimdi insanların ve diğer vampirlerin duygularını değiştirebilirim.İstesem birinden nefret ettirebilirim.Ama düşüncelerine karışamam.Sadec duyguları.İyi hissetmelerini de sağlayamam.Sadece duygu...Mesela bazı şeyleri sineye çektirebilirim.Burak ise insanların gözlerine bakarak duygularını ve tepkilerini ölçebilir.Tabii bizim gibilere pek rastlanmaz.Yani bizim gibi olabilmen için dönüşürken bile kaybedemeyeceğiz güçlü özelliklerinin olması lazım.
Demek ki ara sokakta karşılaştığımız o gece bu yüzden duygularımı ve tepkilerimi anlamıştımi.Ve sonra bir soru daha kafama dank etti.benim Sevda denilen kıza doğru çekilmemin sebebi de onun özel güçleri miydi ?Sonra Nilay’ın bana bakamkta olduğunu anladığımda bu sorumu sesli olarak yumurtladığımı anladım.
-Evet onu gücü tam senin düşündüğün gibi.Bu dünyada herkes ona karşı koyamadan çekilebilir.Bir takım bilinç altı bir durum gibi ama daha etkili.Ve karşı konulması imkansız.Eğer gözlerine bakmazsan.
-Peki Mert.İsmini yüksek sesle söylemek beni rahatsız etmişti.Acaba onun ne gücü olabilirdi.Ve mektubu yanlışlıkla biri öğrenirse ne olabileceğini öğrenmek istiyordu.
-O bir dönüştürücü.Ve ayrıca o insanları çok iyi bir şekilde izleyebilir ve onların bütün hislerini yok edebilir.Karşısına çıkan insanları bu şekilde…Yani kısacası biz birer ölüm makinesi gibiyiz.Ve aslında senin bizden uzak durman lazım.
-Bugün sizin konuştuğunuz kişi Mert miydi ?Ah der gibi başını salladı.Bunun görmememi dilermiş gibi.
-Hayır.O Kıvanç.Onun yalakası.O her ne isterse onu yapar.Ve en önemlisi Sevda'da bir dönüştürücü.Bu yüzden çok güçlüler.
-Peki nasıl olur da buna dayana biliyorsunuz ?Yani zor ol muyor mu ?Bu soruyu sormazsam rahat edemeyecektim.Yani eğer bu Burak ve Nilay için zorsa onların hayatından çıkabilirim.
-Oluyordu.Ben gelene kadar.Ben gelince duyguları tamamen değiştirdi.Çok zor olmuyor.İstisnalar dışında.
-Ne tip istisnalar.
-Açlık.O zaman duygularımız yerine içimizdeki canavar yüzeye çıkar.Bunun da belirtileri vardır.Ona ne tip belirtiler der gibi baktım.
-Gözler ve dişler.Gözlerimiz kızarmaya başlar ve köpek dişlerimz belirginleşmeye başlar.Ve bu tam bir vampir görüntüsü oluşturur.Sonra her zaman olan şeyler var.Hız ,güç,soğukluk.Bunu gibi bir sürü klişe özellikler var.Bu da insanları korkutuyor tabii.Ama insan özellilleride vardır.Yemek yiyebilme ,nadiren uyabilme ve güneşe çıkmak.Tabii güneşe çıkmak bizim için biraz zor.Çünkü biz gece görüşü için yaratıldık ve güneş gözlerimzin canını okur.
-Peki nasıl uyayabilirsin ? Stephanie Mayer gibi yazarların romanlarında vampirler uyuyamazlardı.
-Aslında uykuya ihtiyacımız yoktur.Enerjimiz hiç bitmez.Ama zorunda olduğumuz zaman mesela insanların yanında rüya görmeden uyuyabiliriz.Ama bunu tercih etmeyiz.Genellikle akşamları karınlarımızı doyururuz.
-Peki Nilay nasıl besleniyorsunuz ?Hastanelerden kan mı çalıyorsunuz?Hayvan kanıyla mı ?Eğer öyleyse İstanbul’da avlanacak yer yok.
-Hayır.Biz hastanelerden bir şey çalmayız.Eğer çalsaydık ben bile irademize sahip çıkamazdım.Ve evet hayvan kanıyla.Zorunlu olduğumuz için.Bize leziz gelmesi için benim yeteneklerim söz konusu.Normalde diğerlerinebunu teklif etsek bize gülerlerdi.Hem İstanbul dışına çıkıyoruz.Bulgaristan ,Yunanistan,Hatta İngiltere ve Türkiye.Hızlı olduğumuz için mesafeler bizim için sorun değil.İngiltere’ye hiçbir insana rastlamazsak yirmi dakikida gidebilir.Ve bu yüzden hergün okula gelebiliyoruz.
-Neden okula geliyorsunuz ?Yani ne gerek varki.Bende bu güçler olsa heralde okumazdım.Ham niye böyle bi hayat ?
-İnsanların arasına katılma isteği.Yemek yolculuğu sırasında insanlarla konuşuyoruz.Ve bu dikkat çekmemek için bizim armızda zorunlu.Bunu için her dönüşen vampirler bir süre olsa bile okula gitmeli.İrade kazanmaları için bu şart.Ve bizimde bu hayat hoşumuza gitti.Ve şimdi buradayız.Tamam bunlar benim için en yeni ve iliginç ilkti.
-Acıktığınızda gözlerinizin kızardığını söylemiştin.Peki ben Burak’ın gözlerini farkettiğimde ve siz hiçbir şey söylemeden gittiğinizde Avlanmaya mi gitmiştiniz ?
-Evet.Hem sen bize diğer insanlardan daha yakınsın.Bizimle ilgili o kadar şey biliyorsun ki ilk rahatsız olduk.Ama sonra olurda öğrenirsen ve öğrendin kolay olacağını düşündük ve öylede oldu.İlk öğrendiğinde tepkin tahminimiz gibi oldu ama sonra kitaplarından dolayı korkunun etkisi üzerinden kalktı.Ve şimdi bizden korkmuyorsun.Ama yine de dikkat senin için çok önemli.Kazayla başına salakça bir şey gelirde bir yerin kanarsa o zaman senin felaketin olur.O yüzden dikkat 1.kural güven .2.kural ise gizlilik ve sıkı ağız.Kimsenin bizim ne olduğumuzu bilmemesi lazım.Sen söylemezsin ama yinede…Çünkü geçmişte bu tip açıklamalar felaketlerle sonuçlandı.Neyse.
Saatine baktı.
-Nilay bu gece burada kalmana gerek yok.Gidebilirsin.Sen keyfine bak.Ve karnını doyurmaya git.
-Hayır.Burak’a söz verdim.
-Beni Anneanneme açıklama yapma durumunda bırakma.Aslında tam olarak yalan sayılmazdı.Ama büyük kısmı yalandı.Doğru söylemediğimi anladı ve tek kaşını kaldırdı.Çantasını yerden aldım ve eline verdim.Onu kovar gibi oldum ama ne yapayım.Onun benim yüzünden aç olmasını istemiyordu.İsteksizce çantasını aldı ve kapıya doğru yürüdü.Bana keskin bir bakış attı ve kapıdan çıkıp gitti.
Rüyamda yada kabusumda bir çayırın ortasıındaydım.Buraya daha önce hiç gelmemiştim.Sonra arkamda bir serinlik hissettim ve arkamı döndüm.Kıvanç ve Sevda bana bakıyorlardı.Gözleri kırmızı bir alev gibi parlıyordu.Dişleri dışarı çıkmış bana bakıyorlardı.Sevda Dişlerini iyice belirginleştirecek bir şekilde gülümsedi.Kıvanç ise bana doğru geldi.İki adım ötemde durdu.
-Kurtlar sofrasına düşmek diye buna denir değil mi.Yazık…Bu kadar genç bir hayata zarar vermek beni çok üzüyor ama içimdeki dürtüyü yenemiyorum.
-Neden bahsettiğini anlamıyorum.Sesim korku içinde çatlıyor.Elbette neden bahsettiğini anlıyordum.İntikamdan bahsediyordu.
-Mert bundan hoşlanacak.Seni görmeyi dört gözle bekliyordu.Dişlerini belirginleştirdi ve bana doğru atıldı.
Çığlıklarla yatağımdan yere düştüm.İlk defa geleceğimden ciddi anlamda korkuyordum.Tuvalete gittim.Ancak o zaman ağldığımın farkına vardım.
Saatim ısrarla çalmaya devam ediyordu.Ama ben kalkmak istemiyordum.Normalde Cuma günlerini severim.Ama gece uyuyamadığım için bugün okula gitmek istemiyordum.Ve evet yarında büyük gün.Kuzenim bizim eve geliyor.Hayatım yeterince anormal değilmiş gibi birde onun hayatını alt üst edecektim.Harika…Üstümü giyip mutfağa gittim.Karnım acıkmıştı.Ve bugün okulda çekemeyeceğim iki ders ingilizce ve trigonometre dersi vardı.Yabancı dil ve geometri neden hayatımızda bu kadar önemli anlamıyorum.Saçma ve sıkıcı.
Yemeğimi derslerimin neden olduğunu düşünerek yedim.Yemeğimi yediğim gibi dışarı fırladım.Nilay'la Burak beni bekliyorlardı.Beni görünce Nilay Yanıma geldi ve koluma girdi.Burak'ta gülümsedi.Aramızda garip bir suskunluk vardı.Sanki yaklaşan bir şeyin tahtidini hissediyor gibiydik.Konuşmadan okula doğru ilerliyorduk.Okulun bahçesine girdiğimiz zamanda her zaman ki gibi İpek bize öldürücü bakışlar atıyordu.Ama artık onu görmezden geliyorduk.Sınıfa giderken yine sessizliğimizi kooruduk.İlk ders ingilizceydie
ve ben bu dersi hiç çekemiyordum.Sessizce defterime bir şeyler karalıyordum.Dersin ortasında kapı çalındı ve müdür yanında bir çocukla içeri girdi.
-Üzgünüm Hilal Hanım.Sonra bize döndü ve gülümsedi.
-Çocuklar bu yeni arkadaşınız Kerem.Babası öğretmen.Ankara'dan İstanbul'a taini çıktığı için buraya taşındılar.Ve umarım burada rahat eder.Sonra Kerem adındaki çocuk Bizim arka sıramızdaki İpek'in yanına geçti.Ama Geçerken Burak'a baktı ve sırıttı.Burak'ın yumruğunu sıktığını görebiliyordum.Kolunu tuttum ve o çocuk bunu gördü.Gülümsemesi suratına iyice yayıldı.Ve benim arkama oturdu.Ders boyunca Burak gergindi.Ders bitince Nilay'ın yanına fırladı.
-Farkettin mi ?Sesi vücudundaki gerginliği yansıtıyordu.
-Evet.Nilay yeni gelen çocuğa baktı.
-Neden söz ediyorsunuz ?Söylediklerinden hiçbir şey anlamamıştım.
-O bir insan değil Eylül.Burak bunu kimsenin duymaması için kısık sesle söylemişti.
-Eylül.O bir insan gibi kokmuyor.Ama bizden birine de benzemiyor.Ten rengine bakın.Buğday rengi.Ama yine de...
-Merhaba.Yeni çocuk yanımızda belirmişti.Burak ile Nilay'ın çeneleri kasılmıştı.
-Merhaba.Ortamı yumuşatmak için-pek başarılı olduğum söylenemez-karşılık benden çıkmıştı.
-Merhaba Eylül...Adımı söylemişti.Nasıl biliyordu ki ?
-Adını nasıl bildin ?Burak tıslarcasına konuşmuştu.Mutlaka bu çocukla ilgili bana söylediklerinden daha fazlası vardı yada ben kafayı yemek üzereydim.
-Yanımdaki kız söyledi.Sizden pek hoşlanmıyor gibi.Sanırım sizin çıkıyor olmanızdan biraz rahatsız gibi.Çıkmak kelimesi.İlk defa birinin ağazından söylenmişti.Burak ya bana karşı böyle şeyler hissetmiyorsa.Benim böyle hissettem saçmalık olurdu.Ben bu duygular içinde cebelleşirken Burak'ın da bir takım şeylerle uğraştığını hissedebiliyordum.
-Yanlış bir şey mi söyledim ?Kerem bize doğru bakıyordu.Arkamı dönüp koridora çıktım.Biz henüz böyle bir şeyi konuşmamışkan salak bir kızın bunu nasıl söylediğini anlamamıştım.Arkamdan bir çift ayak sesinin geldiğini-ve elbette kime ait olduğunu-duydum.Ama arkamı dönüp bakmadım bile.Saçma.O beni böyle görmüyor diyor kendimi ikna etmeye çalıştım.Sonra soğuk bir el benim bileğimi kavradı.Durmadım.Durmak istiyordum ama durmadım.Elde durmadı bileğimden elime kayarak benimle birlikte yürümeye devam etti.Sonra durdum.
-Ne var.Sesim içimdeki gibi soğuk çıkmıştı ve elimi elinden kurtardım.
-Eylül ne oluyor ?Sesinde açıkça belli bir şaşkınlık vardı.
-Bir şey olduğu yok.Sonra yavaşça koridorlara konulan koltuklara oturdum.Burak'ta gelip yanıma oturdu.
-Eylül seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun ama benim gibi biri tarafından sevilmek pek sağlıklı olmaz.Geçen seneden beri seni gizlice izliyordum.Ama sana bunu yapamam.Çünkü..
-Mert senin hoşlandığın kızı öldüreceğine dahi sana yemin etti.Bunları bildiğimi görünce gözleri açıldı.Nilay diye mırıldandı.
-Ona kızma bunu ben istedim.Tam bir şey demek için ağzını açtı ki Tayfun hoca yanımıza geldi.
-Çocuklar nasılsınız bakalım ?Öğretmenin sesiyle bende Burak'ta toparlandık.Burak'tan biraz öteye kaydım.
-Çocuklar size bir görev versem yapar mısınız ?Burak'a bakmamaya çalışarak dikkatimi hocaya verdim.
-Elbette öğretmenim yaparım.Bilerek yaparım demiştim.
-Yaparız !Burak yaparım lafımı düzeltmişti.Ve buda ne kadar inatçı olduğunun bir göstergesiydi.
-Okulumuz fidan dikme çalışmalarına katkıda bulunmak istiyor.Bunun içinde üç öğrenci gerkiyor.Çevre okullardan da öğrenciler gidecek.Bende ikinizin ve Nilay'ın gitmenizi uydun gördüm.On beş tatilde fidan dikmeye gideceksiniz.Tabii size de uygun olursa.Ee ne diyorsunuz ?
-Anneanneme sorarım.Olur derse gelirim.
-Geliriz.Burak yine çoğul kullanmıştı.
-Neyse gençler derste görüşürüz.Sonra bizim yanımızdan uzaklaşmaya başladı.Bende ani bir hareketle yerimden fırladım ve sınıfa doğru yürümeye başladım.Burak yine bileğimi kavrama çalıştı ama bu sefer ondan önce davranıp elimi çektim.
-Tamam kabul senden hoşlanıyorum!!!Sınıf kapısının önünde bağırmıştı ve sınıfın neredeyse tamamı içerideydi.Herkes uğraştığı şeyden kafasını kaldırıp bize baktı.Ve gerçekten utandım.Hatta koridordaki Filiz hoca bile bize bakıyordu.
-Kes şunu herkes bize bakıyor.
-İstediğin bu değil miydi ?Bir vampirin senden hoşlanması.İkinci cümleyi sadece benim duyabileceğim şekilde söylemişti.Ve ona mutlu bir şekilde gülümsedim.
Nilay’ın Burak’ı nasıl konuşturduğunu merak ettim.
-Nasıl ?Burak’ı nasıl konuşturdun ?Nilay bana baktı.Muhtemelen Bu açıklamalardan sonra çığlık atmamı bekliyordu.Ve başka bir soru sorunca akıl sağlığımdan şüphe ediyor olmalı.
-Bak bizim bazılarımız dönüştüğünde geçmiş yaşamlarına bağlı olarak özel yetenekler gelişiyor.Mesela ben bir inatçıydım ve istediklerimi elde edene kadar vazgeçmezdim.O yüzden şimdi insanların ve diğer vampirlerin duygularını değiştirebilirim.İstesem birinden nefret ettirebilirim.Ama düşüncelerine karışamam.Sadec duyguları.İyi hissetmelerini de sağlayamam.Sadece duygu...Mesela bazı şeyleri sineye çektirebilirim.Burak ise insanların gözlerine bakarak duygularını ve tepkilerini ölçebilir.Tabii bizim gibilere pek rastlanmaz.Yani bizim gibi olabilmen için dönüşürken bile kaybedemeyeceğiz güçlü özelliklerinin olması lazım.
Demek ki ara sokakta karşılaştığımız o gece bu yüzden duygularımı ve tepkilerimi anlamıştımi.Ve sonra bir soru daha kafama dank etti.benim Sevda denilen kıza doğru çekilmemin sebebi de onun özel güçleri miydi ?Sonra Nilay’ın bana bakamkta olduğunu anladığımda bu sorumu sesli olarak yumurtladığımı anladım.
-Evet onu gücü tam senin düşündüğün gibi.Bu dünyada herkes ona karşı koyamadan çekilebilir.Bir takım bilinç altı bir durum gibi ama daha etkili.Ve karşı konulması imkansız.Eğer gözlerine bakmazsan.
-Peki Mert.İsmini yüksek sesle söylemek beni rahatsız etmişti.Acaba onun ne gücü olabilirdi.Ve mektubu yanlışlıkla biri öğrenirse ne olabileceğini öğrenmek istiyordu.
-O bir dönüştürücü.Ve ayrıca o insanları çok iyi bir şekilde izleyebilir ve onların bütün hislerini yok edebilir.Karşısına çıkan insanları bu şekilde…Yani kısacası biz birer ölüm makinesi gibiyiz.Ve aslında senin bizden uzak durman lazım.
-Bugün sizin konuştuğunuz kişi Mert miydi ?Ah der gibi başını salladı.Bunun görmememi dilermiş gibi.
-Hayır.O Kıvanç.Onun yalakası.O her ne isterse onu yapar.Ve en önemlisi Sevda'da bir dönüştürücü.Bu yüzden çok güçlüler.
-Peki nasıl olur da buna dayana biliyorsunuz ?Yani zor ol muyor mu ?Bu soruyu sormazsam rahat edemeyecektim.Yani eğer bu Burak ve Nilay için zorsa onların hayatından çıkabilirim.
-Oluyordu.Ben gelene kadar.Ben gelince duyguları tamamen değiştirdi.Çok zor olmuyor.İstisnalar dışında.
-Ne tip istisnalar.
-Açlık.O zaman duygularımız yerine içimizdeki canavar yüzeye çıkar.Bunun da belirtileri vardır.Ona ne tip belirtiler der gibi baktım.
-Gözler ve dişler.Gözlerimiz kızarmaya başlar ve köpek dişlerimz belirginleşmeye başlar.Ve bu tam bir vampir görüntüsü oluşturur.Sonra her zaman olan şeyler var.Hız ,güç,soğukluk.Bunu gibi bir sürü klişe özellikler var.Bu da insanları korkutuyor tabii.Ama insan özellilleride vardır.Yemek yiyebilme ,nadiren uyabilme ve güneşe çıkmak.Tabii güneşe çıkmak bizim için biraz zor.Çünkü biz gece görüşü için yaratıldık ve güneş gözlerimzin canını okur.
-Peki nasıl uyayabilirsin ? Stephanie Mayer gibi yazarların romanlarında vampirler uyuyamazlardı.
-Aslında uykuya ihtiyacımız yoktur.Enerjimiz hiç bitmez.Ama zorunda olduğumuz zaman mesela insanların yanında rüya görmeden uyuyabiliriz.Ama bunu tercih etmeyiz.Genellikle akşamları karınlarımızı doyururuz.
-Peki Nilay nasıl besleniyorsunuz ?Hastanelerden kan mı çalıyorsunuz?Hayvan kanıyla mı ?Eğer öyleyse İstanbul’da avlanacak yer yok.
-Hayır.Biz hastanelerden bir şey çalmayız.Eğer çalsaydık ben bile irademize sahip çıkamazdım.Ve evet hayvan kanıyla.Zorunlu olduğumuz için.Bize leziz gelmesi için benim yeteneklerim söz konusu.Normalde diğerlerinebunu teklif etsek bize gülerlerdi.Hem İstanbul dışına çıkıyoruz.Bulgaristan ,Yunanistan,Hatta İngiltere ve Türkiye.Hızlı olduğumuz için mesafeler bizim için sorun değil.İngiltere’ye hiçbir insana rastlamazsak yirmi dakikida gidebilir.Ve bu yüzden hergün okula gelebiliyoruz.
-Neden okula geliyorsunuz ?Yani ne gerek varki.Bende bu güçler olsa heralde okumazdım.Ham niye böyle bi hayat ?
-İnsanların arasına katılma isteği.Yemek yolculuğu sırasında insanlarla konuşuyoruz.Ve bu dikkat çekmemek için bizim armızda zorunlu.Bunu için her dönüşen vampirler bir süre olsa bile okula gitmeli.İrade kazanmaları için bu şart.Ve bizimde bu hayat hoşumuza gitti.Ve şimdi buradayız.Tamam bunlar benim için en yeni ve iliginç ilkti.
-Acıktığınızda gözlerinizin kızardığını söylemiştin.Peki ben Burak’ın gözlerini farkettiğimde ve siz hiçbir şey söylemeden gittiğinizde Avlanmaya mi gitmiştiniz ?
-Evet.Hem sen bize diğer insanlardan daha yakınsın.Bizimle ilgili o kadar şey biliyorsun ki ilk rahatsız olduk.Ama sonra olurda öğrenirsen ve öğrendin kolay olacağını düşündük ve öylede oldu.İlk öğrendiğinde tepkin tahminimiz gibi oldu ama sonra kitaplarından dolayı korkunun etkisi üzerinden kalktı.Ve şimdi bizden korkmuyorsun.Ama yine de dikkat senin için çok önemli.Kazayla başına salakça bir şey gelirde bir yerin kanarsa o zaman senin felaketin olur.O yüzden dikkat 1.kural güven .2.kural ise gizlilik ve sıkı ağız.Kimsenin bizim ne olduğumuzu bilmemesi lazım.Sen söylemezsin ama yinede…Çünkü geçmişte bu tip açıklamalar felaketlerle sonuçlandı.Neyse.
Saatine baktı.
-Nilay bu gece burada kalmana gerek yok.Gidebilirsin.Sen keyfine bak.Ve karnını doyurmaya git.
-Hayır.Burak’a söz verdim.
-Beni Anneanneme açıklama yapma durumunda bırakma.Aslında tam olarak yalan sayılmazdı.Ama büyük kısmı yalandı.Doğru söylemediğimi anladı ve tek kaşını kaldırdı.Çantasını yerden aldım ve eline verdim.Onu kovar gibi oldum ama ne yapayım.Onun benim yüzünden aç olmasını istemiyordu.İsteksizce çantasını aldı ve kapıya doğru yürüdü.Bana keskin bir bakış attı ve kapıdan çıkıp gitti.
Rüyamda yada kabusumda bir çayırın ortasıındaydım.Buraya daha önce hiç gelmemiştim.Sonra arkamda bir serinlik hissettim ve arkamı döndüm.Kıvanç ve Sevda bana bakıyorlardı.Gözleri kırmızı bir alev gibi parlıyordu.Dişleri dışarı çıkmış bana bakıyorlardı.Sevda Dişlerini iyice belirginleştirecek bir şekilde gülümsedi.Kıvanç ise bana doğru geldi.İki adım ötemde durdu.
-Kurtlar sofrasına düşmek diye buna denir değil mi.Yazık…Bu kadar genç bir hayata zarar vermek beni çok üzüyor ama içimdeki dürtüyü yenemiyorum.
-Neden bahsettiğini anlamıyorum.Sesim korku içinde çatlıyor.Elbette neden bahsettiğini anlıyordum.İntikamdan bahsediyordu.
-Mert bundan hoşlanacak.Seni görmeyi dört gözle bekliyordu.Dişlerini belirginleştirdi ve bana doğru atıldı.
Çığlıklarla yatağımdan yere düştüm.İlk defa geleceğimden ciddi anlamda korkuyordum.Tuvalete gittim.Ancak o zaman ağldığımın farkına vardım.
Saatim ısrarla çalmaya devam ediyordu.Ama ben kalkmak istemiyordum.Normalde Cuma günlerini severim.Ama gece uyuyamadığım için bugün okula gitmek istemiyordum.Ve evet yarında büyük gün.Kuzenim bizim eve geliyor.Hayatım yeterince anormal değilmiş gibi birde onun hayatını alt üst edecektim.Harika…Üstümü giyip mutfağa gittim.Karnım acıkmıştı.Ve bugün okulda çekemeyeceğim iki ders ingilizce ve trigonometre dersi vardı.Yabancı dil ve geometri neden hayatımızda bu kadar önemli anlamıyorum.Saçma ve sıkıcı.
Yemeğimi derslerimin neden olduğunu düşünerek yedim.Yemeğimi yediğim gibi dışarı fırladım.Nilay'la Burak beni bekliyorlardı.Beni görünce Nilay Yanıma geldi ve koluma girdi.Burak'ta gülümsedi.Aramızda garip bir suskunluk vardı.Sanki yaklaşan bir şeyin tahtidini hissediyor gibiydik.Konuşmadan okula doğru ilerliyorduk.Okulun bahçesine girdiğimiz zamanda her zaman ki gibi İpek bize öldürücü bakışlar atıyordu.Ama artık onu görmezden geliyorduk.Sınıfa giderken yine sessizliğimizi kooruduk.İlk ders ingilizceydie
ve ben bu dersi hiç çekemiyordum.Sessizce defterime bir şeyler karalıyordum.Dersin ortasında kapı çalındı ve müdür yanında bir çocukla içeri girdi.
-Üzgünüm Hilal Hanım.Sonra bize döndü ve gülümsedi.
-Çocuklar bu yeni arkadaşınız Kerem.Babası öğretmen.Ankara'dan İstanbul'a taini çıktığı için buraya taşındılar.Ve umarım burada rahat eder.Sonra Kerem adındaki çocuk Bizim arka sıramızdaki İpek'in yanına geçti.Ama Geçerken Burak'a baktı ve sırıttı.Burak'ın yumruğunu sıktığını görebiliyordum.Kolunu tuttum ve o çocuk bunu gördü.Gülümsemesi suratına iyice yayıldı.Ve benim arkama oturdu.Ders boyunca Burak gergindi.Ders bitince Nilay'ın yanına fırladı.
-Farkettin mi ?Sesi vücudundaki gerginliği yansıtıyordu.
-Evet.Nilay yeni gelen çocuğa baktı.
-Neden söz ediyorsunuz ?Söylediklerinden hiçbir şey anlamamıştım.
-O bir insan değil Eylül.Burak bunu kimsenin duymaması için kısık sesle söylemişti.
-Eylül.O bir insan gibi kokmuyor.Ama bizden birine de benzemiyor.Ten rengine bakın.Buğday rengi.Ama yine de...
-Merhaba.Yeni çocuk yanımızda belirmişti.Burak ile Nilay'ın çeneleri kasılmıştı.
-Merhaba.Ortamı yumuşatmak için-pek başarılı olduğum söylenemez-karşılık benden çıkmıştı.
-Merhaba Eylül...Adımı söylemişti.Nasıl biliyordu ki ?
-Adını nasıl bildin ?Burak tıslarcasına konuşmuştu.Mutlaka bu çocukla ilgili bana söylediklerinden daha fazlası vardı yada ben kafayı yemek üzereydim.
-Yanımdaki kız söyledi.Sizden pek hoşlanmıyor gibi.Sanırım sizin çıkıyor olmanızdan biraz rahatsız gibi.Çıkmak kelimesi.İlk defa birinin ağazından söylenmişti.Burak ya bana karşı böyle şeyler hissetmiyorsa.Benim böyle hissettem saçmalık olurdu.Ben bu duygular içinde cebelleşirken Burak'ın da bir takım şeylerle uğraştığını hissedebiliyordum.
-Yanlış bir şey mi söyledim ?Kerem bize doğru bakıyordu.Arkamı dönüp koridora çıktım.Biz henüz böyle bir şeyi konuşmamışkan salak bir kızın bunu nasıl söylediğini anlamamıştım.Arkamdan bir çift ayak sesinin geldiğini-ve elbette kime ait olduğunu-duydum.Ama arkamı dönüp bakmadım bile.Saçma.O beni böyle görmüyor diyor kendimi ikna etmeye çalıştım.Sonra soğuk bir el benim bileğimi kavradı.Durmadım.Durmak istiyordum ama durmadım.Elde durmadı bileğimden elime kayarak benimle birlikte yürümeye devam etti.Sonra durdum.
-Ne var.Sesim içimdeki gibi soğuk çıkmıştı ve elimi elinden kurtardım.
-Eylül ne oluyor ?Sesinde açıkça belli bir şaşkınlık vardı.
-Bir şey olduğu yok.Sonra yavaşça koridorlara konulan koltuklara oturdum.Burak'ta gelip yanıma oturdu.
-Eylül seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun ama benim gibi biri tarafından sevilmek pek sağlıklı olmaz.Geçen seneden beri seni gizlice izliyordum.Ama sana bunu yapamam.Çünkü..
-Mert senin hoşlandığın kızı öldüreceğine dahi sana yemin etti.Bunları bildiğimi görünce gözleri açıldı.Nilay diye mırıldandı.
-Ona kızma bunu ben istedim.Tam bir şey demek için ağzını açtı ki Tayfun hoca yanımıza geldi.
-Çocuklar nasılsınız bakalım ?Öğretmenin sesiyle bende Burak'ta toparlandık.Burak'tan biraz öteye kaydım.
-Çocuklar size bir görev versem yapar mısınız ?Burak'a bakmamaya çalışarak dikkatimi hocaya verdim.
-Elbette öğretmenim yaparım.Bilerek yaparım demiştim.
-Yaparız !Burak yaparım lafımı düzeltmişti.Ve buda ne kadar inatçı olduğunun bir göstergesiydi.
-Okulumuz fidan dikme çalışmalarına katkıda bulunmak istiyor.Bunun içinde üç öğrenci gerkiyor.Çevre okullardan da öğrenciler gidecek.Bende ikinizin ve Nilay'ın gitmenizi uydun gördüm.On beş tatilde fidan dikmeye gideceksiniz.Tabii size de uygun olursa.Ee ne diyorsunuz ?
-Anneanneme sorarım.Olur derse gelirim.
-Geliriz.Burak yine çoğul kullanmıştı.
-Neyse gençler derste görüşürüz.Sonra bizim yanımızdan uzaklaşmaya başladı.Bende ani bir hareketle yerimden fırladım ve sınıfa doğru yürümeye başladım.Burak yine bileğimi kavrama çalıştı ama bu sefer ondan önce davranıp elimi çektim.
-Tamam kabul senden hoşlanıyorum!!!Sınıf kapısının önünde bağırmıştı ve sınıfın neredeyse tamamı içerideydi.Herkes uğraştığı şeyden kafasını kaldırıp bize baktı.Ve gerçekten utandım.Hatta koridordaki Filiz hoca bile bize bakıyordu.
-Kes şunu herkes bize bakıyor.
-İstediğin bu değil miydi ?Bir vampirin senden hoşlanması.İkinci cümleyi sadece benim duyabileceğim şekilde söylemişti.Ve ona mutlu bir şekilde gülümsedim.
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
şimdiden söyliyim yb 1 hafta sonra
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
arkadaşlar burdaki çayır sahnesini rüyamda görmüştüm aynı şekilde bende çığlıklarla uyanmıştım
hatice- Betrayed
- Mesaj Sayısı : 316
Kayıt tarihi : 26/04/10
Yaş : 28
çok güzel olmuş ama 1 hafta olmasın
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
canım bölüm çok uzun ayrıca çok bölüm attım
Deadly- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 3358
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 26
ohaa.! ybb diyorumm dilaraa deli etme beni ayrıca süperdi yani...özelliklede..
Anneanneme sorarım.Olur derse gelirim.
koptum ya snki bir şarkını sözleri gibi yhbbb
Anneanneme sorarım.Olur derse gelirim.
koptum ya snki bir şarkını sözleri gibi yhbbb
(_ALiCe_CuLLeN_)- Untamed
- Mesaj Sayısı : 615
Kayıt tarihi : 28/03/10
Yaş : 29
ohaaa 1 hafta sonramıı ama nese en azından sevdiğini itiraf etti
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
belki 5 gün ama şu 3 gün içinde değil tatlım
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Bebeğim blm süpperdi Of yaaa ne güzel ilan-ı aşk etti öle banada eden biri olsa keşke ama nerdeeeeee Şansıma küseyim ben Neyse bebeğim eline sağlık blm muhteşemdi devamını beklerim cnm
AliCézqi..<3- Untamed
- Mesaj Sayısı : 664
Kayıt tarihi : 15/04/10
Yaş : 28
İkizzzzz.......
Bayıldım ayhhh oku oku oku bitmedi..xD
Yb haftayamı şaka yapıyosun..?????
Bayıldım ayhhh oku oku oku bitmedi..xD
Yb haftayamı şaka yapıyosun..?????
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Aynen gözlerim yoruldu artık okumaktan
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
öncelikle pınar ve ikizz ikinize de teşekkürler.Valla ikiz yb haftaya elimde yb kalmıycak valla.Pınarım kıyamam senin gözlerine.ikizz bilerek uzun yazdım idare etsin sizi diye
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Bebeğim ne demek ben sana dedim dinlen diye Nolucak ya bi okumakla gözlerimi bozulucak boşver
Damla&Stark- Chosen
- Mesaj Sayısı : 484
Kayıt tarihi : 09/01/10
Yaş : 28
aayyyyyyyyyyyyy
hariiikaa olmuuşşşşşşşşşşş
bu kerem de neyin nesi anlayamaadmmm
hariiikaa olmuuşşşşşşşşşşş
bu kerem de neyin nesi anlayamaadmmm
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
o kerem varya bütün işleri karıştırcak
Damla&Stark- Chosen
- Mesaj Sayısı : 484
Kayıt tarihi : 09/01/10
Yaş : 28
aabbbooooooooooooooooo
dilara- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1180
Kayıt tarihi : 03/05/10
Yaş : 28
abovvv az bile kalcak yapcaklarının yanında
ebru- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1240
Kayıt tarihi : 01/03/10
Yaş : 29
diloşumm süperdi.ellerine sağlık.ybybybybbybyb
» Göçebe Vampir 1. Bölüm Geldi.
» Kaçık İkizler (vampir hikayesi) 1.bölüm geldi
» ßuz vé Até$ . \' ~ (Sezon Finaliii geldi ! 1.sezon bitti. )
» Time Of Death (5. BÖLÜM) geç oldu ama yeni bölüm geldi!!! okumanız dileğiyle yorumları bekliyoruz :)
» <<<<<Seçilmiş>>>>devam etmeyeceğim konuyu kilitlerseniz sevinirim...
» Kaçık İkizler (vampir hikayesi) 1.bölüm geldi
» ßuz vé Até$ . \' ~ (Sezon Finaliii geldi ! 1.sezon bitti. )
» Time Of Death (5. BÖLÜM) geç oldu ama yeni bölüm geldi!!! okumanız dileğiyle yorumları bekliyoruz :)
» <<<<<Seçilmiş>>>>devam etmeyeceğim konuyu kilitlerseniz sevinirim...