"Bu kadar farklı olmamızın bir sebebi var.Sana hikayeyi anlatayım.Bir gün ben daha küçükken babamla annem kavga etmiş.Babam sinirlenip evi terk etmiş ve ilk girdiği barda sarhoş olmuş.Bir kadın görmüş orada.Kadın siyahiymiş ama babam bunu umursamamış.Babamın dikkatini çeken şey bu kadının da kendisi kadar üzgün ve sarhoş olmasıymış.Yakınlaşmışlar.Sonra olanlar olmuş.Babam tüm bu yaaşananlardan pişman olup sabah kadını odada bırakıp eve gelmiş ve annemden özür dilemiş.Bir daha da o kadına gitmemiş.Ama aylar sonra kapı çalınmış.Kapıyı annem açmış.Babamda evdeymiş.Kadın babamı görmek istediğini söylemiş.O ve babam dışarı çıkmışlar.Yalnız konuşmuşlar.Annem de onları dinliyormuş.Tabiki onların bundan haberi yok.Kadın hamile olduğunu gidecek bir yeri olmadığını söylemiş.Tabiki annem bunu duyduğunda işler karışmış ama babamı kaybetmek istemediği için boynunu bükmüş.Babam o kadına bir ev satın almış.Onlara bakmış.O çocuğu da sevmiş ama tabiki kadına asla yan gözle bakmamış."
Konuşmayı bırakmış gibi bir hali vardı ama devamını merak ediyordum.
"Sonra?"
"Benim 20 yaşıma kadar bunlardan haberim yoktu tabiki.Ama babamın bazı geceler ve bazı haftasonları bize hiçbir şey söylemeden evden çıkıp gitmesi ve annemin de ara sıra hiçbir neden yokken ağlaması beni şüphelendiriyordu.Bir gün babamın gittiği bir gün annemi sıkıştırdım ve herşeyi öğrendim.Hemen evin adresini aldım ve o eve gittim.Babamı o kadınla ve Felixle birlikte buldum.Babama bağırıp çağırdım.Ondan nefret ettiğimi söyledim.Zavallı kadın ağladığı için Felix dayanamadı ve beni dışarı çağırdı.Babam kavga edeceğimizi düşündüğü için engellemeye çalıştı ama biz yalnız başımıza dışarı çıktık.Felix bu konuda annesinin bir suçu olmadığını savunuyordu ama o kadar sinirliydim ki onu dinlemedim.Eve tekrar girmek istedim.Bunu yaparsam beni durdurmak zorunda kalacağını söyledi.Dinlemedim.Cebinden bir bıçak çıkardı.Ben de hazırlıklı gelmiştim.Sonuçta birbirimizi yaraladık.Bir vampir de kanın kokusunu alarak bizi dönüştürdü."
Ağzım açık kalmıştım.Sadece "Aman tanrım!"diyebildim.Devam etti.
"Felix bizi dönüştüren vampire uydu ve yanlış işlere bulaştı.Bense insanlaı öldürmemeye dikkat ediyordum.Davranşlarım konseyin dikkatini çekti.Hem bu şekilde kardeşimi de kontrol altında tutabileceklerdi.Ben de kabul ettim.Bu yüzden Felixin konseyde bir işi olduğunda hep karşısına çıkıyorum.Onunla ilgilenmek işim gibi birşey."
"Peki bunu neden bana söylemedin?"
"Korkacağını düşndüm.Beni de Felix gibi zannedebilirdin."
"Küçük bir uyarı fena olmazdı."Omuz silkti.
"Olan oldu."Kısa bir sessizlik yaşadık.Birden ani bir karar verdim.Bunca şeyi tek başıma kaldırmazdım.
"Beni Jack ve Luke'a götür."Söylediklerim yüzünden şok olmuş bir şekilde bana baktı.
"Ama Felix seni bulabilir."
"Onunla yıllardır baş ediyoruz.Üstesinden geliriz."
"Nerede olduklarını bilmiyorum."dedi hemen.Buna inanmadım.
"Yalan söylüyorsun?"Birden sinirle bana döndü.
"Neden gitmek istiyorsun?"
"Sen neden kalmamı istiyorsun?"Cevap vermedi.Arabayı çalıştırdı ve sürmeye devam etti.
Doğru bir karar verdiğimi düşünüyordum.Umarım doğrudur.
Max arabayı bizim evin önünde durdurdu.Ben hemen kapı koluna uzandım ama onda hiçbir hareket olmadığını fark ettim.
"Gelmiyor musun?"
Cevap vermedi.Bende fazla beklemeden arabadan indim ve kapıyı sertçe kapattım.Neydi ki bu tavır şimdi?Düşünmemeye çalıştım.
Camda Jacki gördüm.Arabanın sesini duymuştu.Birden camdan atladı ve boynuma sarıldı.Onu çok özlemişim.
"Nerelerdeydin?Seni çok merak ettim."
"Merak etme iyiyim."Ondan ayrıldım ve ona şöyle bir göz attım.Kendine hiç iyi bakmamıştı.Gözlerinin altında morluklar oluşmuştu.Sanırım uzun süre avlanmamıştı.
"Ne yaptın sen böyle?"diye kızdım ona.
"Sensiz hiçbir şeyin tadı olmuyor."
"Rose?İnanamıyorum."
Birden Luke'un sesini duyduk.Koşarak-hatta uçarak-yanımıza geldi ve bana sıkıca sarıldı.Jack'e göre Luke kendine daha iyi bakmıştı.
"Evet benim."dedim mutluluktan uçarcasına.Tanıdık evimin kokusunu almak öyle muhteşemdi ki!
"Öldüğünü sanıyorduk.Bize herşeyi anlatmalısın."
"Anlatacağım."dedim kendimden emin bir ses tonuyla.
"Anlatacağız demek istedin heralde."Arkamı döndüğümde Maxin bize yaklaştığını gördüm ve mutlulukla gülümsedim.Evde olmak gibisi yok!