Anasayfa
Çok güzel olmuş ellerine sağlık
+18
durgun
Heath-Zo
~Stark~
DéathWampiré540
Kiraz*
ruveydamelisa
dilara
Clodya_Alas
sekerkiss07
RUH
kolona
mavi_keßeLeck
dilan
yaprak
Damla&Stark
-wampirella-
ebru
*zoey*
22 posters
yasak aşk </3
RUH- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 8385
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 28
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
teşk. ederimm =) 
yb de yarın gelir 
buqün yazacak halim yok çünkü 
yb de yarın gelir buqün yazacak halim yok çünkü 
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
bnte hikaye yazmaya karar werdm yardm edrmsn bi kac yerde dansmm gerek sana
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
tabiki yardım ederim 
aaaa ayıp ettin
aaaa ayıp ettin 
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Ya hikayeyi okumaya yeni başladım ve manyak süper bi hikayeymiş çok beğendim tam bir komedi 
DD ikilisi yedi resmen Neyse tatlım blmler için eline sağlık yb ne zaman gelicek nasip olursa 
DD ikilisi yedi resmen Neyse tatlım blmler için eline sağlık yb ne zaman gelicek nasip olursa 
ebru- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1240
Kayıt tarihi : 01/03/10
Yaş : 29
çok güzel olmuş.DD ikilisi çok komik yaa.bittim onlara.ybybyb
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
DD ikilisine bayıldığınıza sevindim onlara biraz komiklik katmaya çalıştım sürekli kavga dövüş olunca çok sıkıcı olur 
yb yarın gelcek ancak yarına belki toparlanabilirim.
onlara biraz komiklik katmaya çalıştım sürekli kavga dövüş olunca çok sıkıcı olur yb yarın gelcek ancak yarına belki toparlanabilirim.
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
Pek güzel olmadı ama inş. beğenirsiniz
Sadece bakışlar dondurucu derecede soğuk değildi. Seside aynı derecedeydi.
-“Birinin konuşması için senden izin alması mı gerekiyor?”dedi. Bana karşılık vermesini beklemiyordum.
-“Evet.” Dedim. Yeni gelmiş olabilirdi ama burada üstünlük taslayamazdı.
-“Hiç sanmıyorum şu anda konuşuyorum ve senden izin almadım.”dedi. Bu da ne böyle gerçekten benle laf yetiştirebilceğini mi sanıyor bu.
-“Ah evet. Çünkü benle konuşuyorsun.”
-“Öyle mi.. Serena çantanı çok beğendim.”
-“Teşekkür ederim canım. Sen elanore’sun dimi yeni kız.”
-“Evet .”
-“Hoş geldin. Gerçi daha iyi bir başlangıç yapmak isterdim ama ortam müsait değil .” dedi.
-“Önemli değil canım bi dahaki tenefüs beraber takılırız.” Dedi ve serena ona göz kırptı.
-“Sen kendini ne sanıyorsun da bana laf yetiştirmeye kalkışıyorsun.?” Dedim. Artık iyice beni sinrlendirmeye başlamıştı.
-“Ben kendimi ne mi sanıyorum? Bilmiyorsan söyleyim ben Elanore Darknight. Hiç kimsenin bana üstünlük taslamasına izin vermem...” Bunları söylerken üstüme geliyordu. Bende ona yürümeye başladım ve karşı karşıya geldik.
-“Öyle mi buranın kurallarını biraz değişik bulacaksın o zaman.”Arkadan sınıftaki çocuklar oww oww diye fon sesleri çıkartıyorlardı. Aslında onları sustururdum ama ortama uydukları için bişey demedim.
-“Göreceğiz .” dedi. Sınıftan bir uww sesi yükseldi. Arkasına döndü. Tam gidecekken..
-“Evet sonra göreceğiz tatlım.” dedim. Biraz duraksadı ve hoca gelince yerine yani benim çnüme geçmek zorunda kaldı. Bana soğuk bakışlarından birini attı ve yerine geçti.Fısıldamaya başladılar tanrım bu kızlar hiç susmazlar mı? Natasha’yı genelde sessiz bir kız olarak biliyordum. Ama yanına elanore gelince 90 derece bir değişim yaşamıştı çok konuşkan ve neşeli birine dönüşmüştü.
-“Arkadaki fon sesleri nasıldı ama dostum . Tam ortamada uyuyordu dimi.” Dedi Dean. Zaten oun organize ettiğini biliyordum.Böyle matrak bir fikir ancak ondan çıkabilirdi.
-“Senin onları yönlendirdiğini zaten anlamıştım. Bunu ancak sen düşünebilirsin.” Dedim gülerek.
-“Ama kız çetin ceviz çıktı. Sana destek çıkacaktım ama senin zaten onu haklayacağını biliyordum.” Dean’in en çok bu özelliğini seviyorum. Öyle her biriyle tartışmamda araya atlamaz beni yalnız bırakır. Bende onu rahat bırakırım fakat iş kavgaya dönüşünce tabiî ki birbirimize destek çıkarız.
-“Evet diğerleri gibi basit biri değil içi biraz farklı .Aslında ilk gördüğümde farklı biri olduğunu anlamıştım ama bu tartışma doğruluğunu kanıtladı.” Dean bana sanki hiç anlamadığı dilden konuşmuşum gibi baktı.
-“Tanrım lütfen bana o kıza gerçekten aşık olduğunu söyleme.”
-“Tabiî ki hayır . Lanet olsun dean sana asla yalan söyleyemem aslında ondan biraz etkileniyorum.”dedim ve yüzümü ellerimin arasına aldım bu cümleyi fısıldayarak söyledim.
-“Hah bir bu eksikti. Kankam aşık oldu .” ikimizde fısıldayarak konuşuyorduk.
-“senle bu konuyu kaçtıktan sonra konuşacağız.” Dedi. Hoca kağıtları dağıttı ve sınav başladı.Bla bla bla hepside tipik felsefe soruları işte.Neyse sınav bitti.Hoca kağıtları topladı ve elanore’un yüzüne bile bakmadan çıktım. Dean’e tenefüsün bitişinde tellerin orda olmasını söyledim ve tek başıma arka bahçeye geçtim. Düşüncelerimde hala o vardı. Nasıl olmuştuda 5 dk içinde bu kadar isyancı birine dönüşmüştü. Çok farklı bir kişiliği vardı. Dışarıdan bakılınca süs bebeği gibi gözüküyor olabilir ama içi çok değşik. Beklide onu hafife almama sinir olmuştur.Biraz yalnız kalmam gerekiyo galiba.Ve Brad’in sesini duydum.
-“Hu huu naber dostum. Bu surat da ne böyle.?” Brad çok neşelidir ama bi o kadarda sinsi bir kişiliğe sahiptir. Kehribar rengi gözleri ve siyah saçları var. Arada çok fazla pot kırar. Ama bende zaten en çok bu yönünü seviyorum. Saçma sapan konuşmaya başlayınca herkesi gülmekten kırır geçrir. Şimdi ise bana hiçbir etki yaratmıyordu.
-“Süperim dostum ama biraz moralim bozuk”.dedim. Henüz dean gelmemişti demekki yalan söyleyebilrdim. Aslında hiç yalan söylemeyi sevmem hele değer verdiğim insanlara asla .! Ama bu sefer durum başkaydı. Ne diyecektim yani.Ben aslında bir kızı seviyorum , daha yeni tanıştık ve ardında kavga ettik. Mi? Ah kesinlikle hayır. Hele bunu Brad’e söylersem kesin bir yerde ağzından bir şeyler kaçırır.
-“Noldu dostum yoksa birileri yamuk laflar mı etti.?”dedi ve yumruklarını sıktı. Bu ne diyordu böyle.!
-“Tabiî ki hayır . Sence bunu bana yapsalar ben burda olur muydum?” dedim. Tamam iyi bir dosttu ama bazen saçmalayabiliyordu.
-“Ben nerden biliyim.Aslında yüzünde daha çok hayal kırıklığı ve hüzün var. Yoksa biri mi öldü?Veya ölecek mi?”
-“Bunları nerden çıkarıyosun Brad bazen sana çok şaşırıyoru 2 dk ‘da öldürdün birini.Sadece köpeğim hasky hasta ona üzülüyorum.”dedim. Aklıma ilk gelen yalan buydu. Tamam biraz saçma olabilir ama yinede geçerli bir bahane. Brad üzülmüş gibi gözüküyordu.Hasky’i çok sever. Benim yerime sürekli o gezdirir, bazen akşamları oynarlar .
-“Hmm nesi varmış keretanın .” Harika birde kafadan atma bir hastalık bulmam lazım.
-“Çok ot yiyor midesinde bir sorun var. Yarın veterinere getircem.” Dedim.
-“İstersen bende gelebilirim.”Harika bir de bu eksikti.
-“Yok yani yarın annem getircek. Hem zaten sınavlar var.” Lütfen artık pes et. Dha fazla yalan söylemek istemiyorum.
-“tamam.Çok üzüldüm ama benim yerime eve gdince sev tamam mı.”
-“Tabi ki dostum ne demek .” dedim ve bizimkiler geldi.Onlarla gitmek istiyordum ama elanore’u düşünmeye ihtiyacım vardı. Ve dövmemin sırrını çözmem gerekiyordu.
-“Kanka naber.”
-“Müdürü yine fena bezdirmişsin.”
-“Fizikçiyide unutmamak gerek. İkiniz adamı süper deli etmişsiniz.”
Her kafadan ayrı bir ses çıkmasına sinir olurum . Ama bunu kimsye söylemedim . Yani ne gerek var aynı anda patlamaya hepsi bir anda geliyor üstüme doğru .
-“Tabi yani zaten ben olmasam ne olcak oğlum bu okulun hali ot gibi gidip geliriz.”dedim. Arkadaşlarla beraber olunca benimde ruh halim değişime uğramıştı. Elanore sonuçta sadece bir kızdı. Tamam beni biraz etkilemiş olabilir. Ama bu beni zombiye çevirmesi için yeterli bir bahane değil.
-“Hah o da bir şey mi. Okulun duvarına çizdiğim grafitiyi unutuyorsun galiba.” Dedi Ron. Ron bizim okulu 1 numaralı ressamıdır. Her resim yarışmasında mutlaka bir derecesi vardır. Genelde resimden ödev olduğu zman hepimizin ödevini Ron yapar. Boyu biraz kısa olduğundan dolayı ona cünyır Ron diyoruz . En başlarda her ne kadar gıcığına gitsede artık alıştığından dolayı gülüp geçiyor.
-“Artık gidelim oğlum yoksa bizim aktivia john elinde tüfekle bizi avlamaya gelecek .” dedi James . James ‘ in en çok ön plana çıkan özelliği her şeye çok çabuk sinirlenmesidir. Kendisini tutamaz ve okulda ne zaman kavga çıkarsa mutlaka james’te içinde br yerlerden çıkar. Galba bu yüzden gözleri kırmızı . Aslında tam kırmızı değil koyu kırmızı . Saçları koyu kahverengi. Her ne kadar kavgacı olsada futbolda rakip tanımaz. Ve okulun tellerine gittik. Orada teli keskiyle 3 ay önce kesmiştik ve hala kimse fark etmemişti. Neyse bizim lise zaten sahile sıfır bir okul,1 km flan yürüdükten sonra bizim büfeye geldik. Ve ardından dünyada en nefret ettiğim sesi duydum.
-“Aaaa ne kadar dokunaklı bizim ufaklıklar yine okuldan kaçmış...”
Sadece bakışlar dondurucu derecede soğuk değildi. Seside aynı derecedeydi.
-“Birinin konuşması için senden izin alması mı gerekiyor?”dedi. Bana karşılık vermesini beklemiyordum.
-“Evet.” Dedim. Yeni gelmiş olabilirdi ama burada üstünlük taslayamazdı.
-“Hiç sanmıyorum şu anda konuşuyorum ve senden izin almadım.”dedi. Bu da ne böyle gerçekten benle laf yetiştirebilceğini mi sanıyor bu.
-“Ah evet. Çünkü benle konuşuyorsun.”
-“Öyle mi.. Serena çantanı çok beğendim.”
-“Teşekkür ederim canım. Sen elanore’sun dimi yeni kız.”
-“Evet .”
-“Hoş geldin. Gerçi daha iyi bir başlangıç yapmak isterdim ama ortam müsait değil .” dedi.
-“Önemli değil canım bi dahaki tenefüs beraber takılırız.” Dedi ve serena ona göz kırptı.
-“Sen kendini ne sanıyorsun da bana laf yetiştirmeye kalkışıyorsun.?” Dedim. Artık iyice beni sinrlendirmeye başlamıştı.
-“Ben kendimi ne mi sanıyorum? Bilmiyorsan söyleyim ben Elanore Darknight. Hiç kimsenin bana üstünlük taslamasına izin vermem...” Bunları söylerken üstüme geliyordu. Bende ona yürümeye başladım ve karşı karşıya geldik.
-“Öyle mi buranın kurallarını biraz değişik bulacaksın o zaman.”Arkadan sınıftaki çocuklar oww oww diye fon sesleri çıkartıyorlardı. Aslında onları sustururdum ama ortama uydukları için bişey demedim.
-“Göreceğiz .” dedi. Sınıftan bir uww sesi yükseldi. Arkasına döndü. Tam gidecekken..
-“Evet sonra göreceğiz tatlım.” dedim. Biraz duraksadı ve hoca gelince yerine yani benim çnüme geçmek zorunda kaldı. Bana soğuk bakışlarından birini attı ve yerine geçti.Fısıldamaya başladılar tanrım bu kızlar hiç susmazlar mı? Natasha’yı genelde sessiz bir kız olarak biliyordum. Ama yanına elanore gelince 90 derece bir değişim yaşamıştı çok konuşkan ve neşeli birine dönüşmüştü.
-“Arkadaki fon sesleri nasıldı ama dostum . Tam ortamada uyuyordu dimi.” Dedi Dean. Zaten oun organize ettiğini biliyordum.Böyle matrak bir fikir ancak ondan çıkabilirdi.
-“Senin onları yönlendirdiğini zaten anlamıştım. Bunu ancak sen düşünebilirsin.” Dedim gülerek.
-“Ama kız çetin ceviz çıktı. Sana destek çıkacaktım ama senin zaten onu haklayacağını biliyordum.” Dean’in en çok bu özelliğini seviyorum. Öyle her biriyle tartışmamda araya atlamaz beni yalnız bırakır. Bende onu rahat bırakırım fakat iş kavgaya dönüşünce tabiî ki birbirimize destek çıkarız.
-“Evet diğerleri gibi basit biri değil içi biraz farklı .Aslında ilk gördüğümde farklı biri olduğunu anlamıştım ama bu tartışma doğruluğunu kanıtladı.” Dean bana sanki hiç anlamadığı dilden konuşmuşum gibi baktı.
-“Tanrım lütfen bana o kıza gerçekten aşık olduğunu söyleme.”
-“Tabiî ki hayır . Lanet olsun dean sana asla yalan söyleyemem aslında ondan biraz etkileniyorum.”dedim ve yüzümü ellerimin arasına aldım bu cümleyi fısıldayarak söyledim.
-“Hah bir bu eksikti. Kankam aşık oldu .” ikimizde fısıldayarak konuşuyorduk.
-“senle bu konuyu kaçtıktan sonra konuşacağız.” Dedi. Hoca kağıtları dağıttı ve sınav başladı.Bla bla bla hepside tipik felsefe soruları işte.Neyse sınav bitti.Hoca kağıtları topladı ve elanore’un yüzüne bile bakmadan çıktım. Dean’e tenefüsün bitişinde tellerin orda olmasını söyledim ve tek başıma arka bahçeye geçtim. Düşüncelerimde hala o vardı. Nasıl olmuştuda 5 dk içinde bu kadar isyancı birine dönüşmüştü. Çok farklı bir kişiliği vardı. Dışarıdan bakılınca süs bebeği gibi gözüküyor olabilir ama içi çok değşik. Beklide onu hafife almama sinir olmuştur.Biraz yalnız kalmam gerekiyo galiba.Ve Brad’in sesini duydum.
-“Hu huu naber dostum. Bu surat da ne böyle.?” Brad çok neşelidir ama bi o kadarda sinsi bir kişiliğe sahiptir. Kehribar rengi gözleri ve siyah saçları var. Arada çok fazla pot kırar. Ama bende zaten en çok bu yönünü seviyorum. Saçma sapan konuşmaya başlayınca herkesi gülmekten kırır geçrir. Şimdi ise bana hiçbir etki yaratmıyordu.
-“Süperim dostum ama biraz moralim bozuk”.dedim. Henüz dean gelmemişti demekki yalan söyleyebilrdim. Aslında hiç yalan söylemeyi sevmem hele değer verdiğim insanlara asla .! Ama bu sefer durum başkaydı. Ne diyecektim yani.Ben aslında bir kızı seviyorum , daha yeni tanıştık ve ardında kavga ettik. Mi? Ah kesinlikle hayır. Hele bunu Brad’e söylersem kesin bir yerde ağzından bir şeyler kaçırır.
-“Noldu dostum yoksa birileri yamuk laflar mı etti.?”dedi ve yumruklarını sıktı. Bu ne diyordu böyle.!
-“Tabiî ki hayır . Sence bunu bana yapsalar ben burda olur muydum?” dedim. Tamam iyi bir dosttu ama bazen saçmalayabiliyordu.
-“Ben nerden biliyim.Aslında yüzünde daha çok hayal kırıklığı ve hüzün var. Yoksa biri mi öldü?Veya ölecek mi?”
-“Bunları nerden çıkarıyosun Brad bazen sana çok şaşırıyoru 2 dk ‘da öldürdün birini.Sadece köpeğim hasky hasta ona üzülüyorum.”dedim. Aklıma ilk gelen yalan buydu. Tamam biraz saçma olabilir ama yinede geçerli bir bahane. Brad üzülmüş gibi gözüküyordu.Hasky’i çok sever. Benim yerime sürekli o gezdirir, bazen akşamları oynarlar .
-“Hmm nesi varmış keretanın .” Harika birde kafadan atma bir hastalık bulmam lazım.
-“Çok ot yiyor midesinde bir sorun var. Yarın veterinere getircem.” Dedim.
-“İstersen bende gelebilirim.”Harika bir de bu eksikti.
-“Yok yani yarın annem getircek. Hem zaten sınavlar var.” Lütfen artık pes et. Dha fazla yalan söylemek istemiyorum.
-“tamam.Çok üzüldüm ama benim yerime eve gdince sev tamam mı.”
-“Tabi ki dostum ne demek .” dedim ve bizimkiler geldi.Onlarla gitmek istiyordum ama elanore’u düşünmeye ihtiyacım vardı. Ve dövmemin sırrını çözmem gerekiyordu.
-“Kanka naber.”
-“Müdürü yine fena bezdirmişsin.”
-“Fizikçiyide unutmamak gerek. İkiniz adamı süper deli etmişsiniz.”
Her kafadan ayrı bir ses çıkmasına sinir olurum . Ama bunu kimsye söylemedim . Yani ne gerek var aynı anda patlamaya hepsi bir anda geliyor üstüme doğru .
-“Tabi yani zaten ben olmasam ne olcak oğlum bu okulun hali ot gibi gidip geliriz.”dedim. Arkadaşlarla beraber olunca benimde ruh halim değişime uğramıştı. Elanore sonuçta sadece bir kızdı. Tamam beni biraz etkilemiş olabilir. Ama bu beni zombiye çevirmesi için yeterli bir bahane değil.
-“Hah o da bir şey mi. Okulun duvarına çizdiğim grafitiyi unutuyorsun galiba.” Dedi Ron. Ron bizim okulu 1 numaralı ressamıdır. Her resim yarışmasında mutlaka bir derecesi vardır. Genelde resimden ödev olduğu zman hepimizin ödevini Ron yapar. Boyu biraz kısa olduğundan dolayı ona cünyır Ron diyoruz . En başlarda her ne kadar gıcığına gitsede artık alıştığından dolayı gülüp geçiyor.
-“Artık gidelim oğlum yoksa bizim aktivia john elinde tüfekle bizi avlamaya gelecek .” dedi James . James ‘ in en çok ön plana çıkan özelliği her şeye çok çabuk sinirlenmesidir. Kendisini tutamaz ve okulda ne zaman kavga çıkarsa mutlaka james’te içinde br yerlerden çıkar. Galba bu yüzden gözleri kırmızı . Aslında tam kırmızı değil koyu kırmızı . Saçları koyu kahverengi. Her ne kadar kavgacı olsada futbolda rakip tanımaz. Ve okulun tellerine gittik. Orada teli keskiyle 3 ay önce kesmiştik ve hala kimse fark etmemişti. Neyse bizim lise zaten sahile sıfır bir okul,1 km flan yürüdükten sonra bizim büfeye geldik. Ve ardından dünyada en nefret ettiğim sesi duydum.
-“Aaaa ne kadar dokunaklı bizim ufaklıklar yine okuldan kaçmış...”
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Yb harika yaaa Çok güzel olmuş eline sağlık tatlım 
Yb merakla bekliyorum
Çok güzel olmuş eline sağlık tatlım Yb merakla bekliyorum
RUH- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 8385
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 28
Çok güzel olmuş
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
super olms yb cabuk yaz
RUH- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 8385
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 28
yeni bölümm
Clodya_Alas- Untamed
- Mesaj Sayısı : 760
Kayıt tarihi : 09/08/10
Yaş : 26
s.a. bn yeni geldim gardaş hikayeyi görmüşüz beğenmişiz artık sanada hikayenin devamını yazmak düşer 
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
Aslında sizi merakta bırakmak için geç yb vermek istiyorum ama görünüşe göre yakında istemeye gelecek olanlar var. Ben en iyisi erkenden vereyim gitsin
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
bak beni sinir etme evine gelir zorla yazdrrm
RUH- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 8385
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 28
Çabuk yb yaz
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
Gel gel ilham meleğim kaçtı yakalamama yardım edersin
ilham meleğim kaçtı yakalamama yardım edersin
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
tamam bakalım yazmaya başladım 
sni mi kırcam
sni mi kırcam
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
dogu bni kırcana kafanı kır
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
Bneim kafam değil ama hikayede birilerinin kafası fena kırılck
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
oda gsl
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
Bu bölümü sekerkiss07 adlı üyeye ithaf ediyorum ilk yorumu o yaptı
Ah bu sesten gerçekten nefret ediyorum ki Brayn ‘ın kendisi gibi gıcırtılı,m*lca,aptlca. Brayn (adını anmaktan bile nefret ediyorum.) benim gibi yeşil gözlü ama benimkiler onun gözlerinin bayağı bir koyu rengi. Saçları da açık sarı . Onu beyaz atlı prens gibi gören kızlar var ama daha çok siyah topal katırlı kurbağaya benziyor.
-“Senin burada ne işin var benim bildiğim kanalizasyonlar yerin altında olur.” Dedim. Yüzündeki o mal sırıtışı hemen yok olmuştu bu sefer sıra bize gelmişti. En şeytani gülümsememi takıldı.
-“En azından biz tarla fareleri gibi saklanarak okuldan kaçmıyoruz. Direk kapıdan çıkıyoruz.”dedi. Şimdide artistlik mi taslıyordu. Cevap vercektim ama James bendn önce davrandı. 1 adım öne çıktı ve.
-“Doğru bizde olan itibar sizde olmadığı için her türlü b*ku yemeniz size normal gelebilir.” Dedi. Aslında o kadarda ağır bir lafa demedi ama bu bile onları renkten renge sokmayı yetmşti.
-“Emin olun yaptıkların ufacık bir kısmını bile bilmiyorsunuz.Sizi ezikler .”dedi. Ah klasik Brayn hareketleri.Lafı gediğine kyduğumuz zaman direk hakaret etmeye başlar.
-“A brayn sana birşy sormayı unuttum.”dedi Dean ve bana hazır ol diyen bakışlarından birini gönderdi.
-“Ne oldu yoksa yürümeyi mi sorcaksın bebek.”dedi yüzünü buruşturarak. Böyle yapmasından nefret ediyordum ama bunu belli etmeye niyetim yoktu.
-“Hayır.Burnun nasıl oldu diyecektim.”dedi.
-“Sen ne diyorsun... “derken Dean esaslı bir yumruğu burnuna geçirdi. Tabi bende bende Marc’a saldırdım. Marc benim 2 katımdı ama zeka düzeyi eksileri zorlarken beni yenmesi pek mümkün olmuyordu. Turuncu saçları ve kahverengi gözleri var. Tbi buda onu tipsizin teki yapıyor. Aptal olduğunu söylemiştim ya bir kes daha kanıtlandı. Ayaklarını hiç hareket ettiremiyordu. Sadece yumruklara odaklanmıştı. Ayağına sağlam bir tekme geçirdim ve aniden arkadan bir darbe aldım. Biri beni hazırlıksız yakalamıştı. Tabi Dean onu tam şah damarı tarafına yumruğu geçirdi.
-“Teşk.ederm kardşim .”
-“Her zaman dostum arkandayım.”dedi.Ve Andy’e dalmaya gitti.Artık hem önüme hem arkama bakıyordum. Marc ‘ ın karnına tekmeyi geçirdim. Yer eğilince k*çnada bir tekme attım ve yere düştü.Kafasınıda yere vurunca bayıldı.
-“Pis ş*r*fsz hala benle uğraşamayacığını öğrenemedi.”dedim.Ve Ronun bağırdığını duydum. Dylan hemen eğil . Eğildim ve üstümden br sandalye geçtiğini fark ettim. Bunu yapmaya çalışan Brayn’dan başkası değildi.
-“Ah lanet olsun kaçırdığıma inanamıyorum .” dedi. Aşağıdan çembe taktım ve göğsünden ittirerek yere yatırdım.
-“ANLA ARTIK SEN KAYBETMEYE MAHKUMSUN..!” dedim. Bana yumruk atmaya kalkışınca elini tuttum.
-“Sakın buna kalkışma.”dedim ve gözüne 4 tane yumruk geçirdim. Bu ona iyi bir ders olmuştu. Görünüşe bakılırsa herkes payına düşenleri halletmişti.
-“Tanrım çok yakındı dostum. Hemen eğildiğin için çok şanslısın.” Dedi ron.
-“Sen uyarmasaydın çoktan dağılmış haldeydim dostum.” Dedim.
-“Sahile geçip içmeye ne dersiniz?” dedi James.
-“Bn gelemem .” diye atladım. Hepsi bana kızgın olarak bakıyorlardı.
-“Niye peki?” diye sordu ron.
-“Çünkü...” çünkü ne elanore’u görmeye ihtiyacım var flan mı diyecektim. Beni lav üstünde yürütseler yine de bunu söylemezdim.
-“Çünkü bizim yarından sonra kimya sınavmız var ve yarın kimya yok . Ancak öğleden sonra var.”dedim. Dean’e de açıklamam mantıklı gelmişti.
-“Ah.Evet ya. Yarın yok. Biz gelemeyiz . Kahrolası kimya sınavı .” dedi. Aslında gitmek istiyordum ama bir yandan da elanore’u görmek istiyordum.
Sahilde biraz gezdik ama hiç konuşulanlara konsantre olamıyordum. Aklım hep başka yerlere kayıyordu. Elanore ile dövmemin arasındaki bağı düşünüyordum.
Ve Dean’in beni çekiştirmesiyle kendime geldim .
-“Artık okula gitmeliyiz. Hadi dostum.”dedi. Ve yolda tek kelime etmeden okula gittik. Dean’in beni çok iyi anlıyordu. Düşünmek istediğim zaman gereksiz yerlerde konuşmuyordu beni rahat bırakıyordu. Okula vardık ve sınıf geldiğimizde bir farklılık hissettim sanki her yerde bir çeşit çekim gücü vrdı. Ve sınıfı iyice incelediğimde herkesin elanore’a baktığımı hissettim yani benim dışında herkesin.Dean bile hipnoz olmuş gibiydi.
-“Herkese ne b*k olmuş böyle.”Elanore’a döndüm Ve neden herkes ona odaklanmış diye düşündüm.Bana şaşkın bir şekilde baktı.
-“Sen nasıl oluyorda konuşabiliyorsun.” Tanrım onda bir farklılık olduğunu biliyordum. Diye içime bir ses geldi bu elanore’un sesinden başka bişey değildi.
-“Ben nasıl senin düşüncelerini duyabliyorum .” dedim.
-“Ama bu imkansız.”dedi...
ilk yorumu o yaptı Ah bu sesten gerçekten nefret ediyorum ki Brayn ‘ın kendisi gibi gıcırtılı,m*lca,aptlca. Brayn (adını anmaktan bile nefret ediyorum.) benim gibi yeşil gözlü ama benimkiler onun gözlerinin bayağı bir koyu rengi. Saçları da açık sarı . Onu beyaz atlı prens gibi gören kızlar var ama daha çok siyah topal katırlı kurbağaya benziyor.
-“Senin burada ne işin var benim bildiğim kanalizasyonlar yerin altında olur.” Dedim. Yüzündeki o mal sırıtışı hemen yok olmuştu bu sefer sıra bize gelmişti. En şeytani gülümsememi takıldı.
-“En azından biz tarla fareleri gibi saklanarak okuldan kaçmıyoruz. Direk kapıdan çıkıyoruz.”dedi. Şimdide artistlik mi taslıyordu. Cevap vercektim ama James bendn önce davrandı. 1 adım öne çıktı ve.
-“Doğru bizde olan itibar sizde olmadığı için her türlü b*ku yemeniz size normal gelebilir.” Dedi. Aslında o kadarda ağır bir lafa demedi ama bu bile onları renkten renge sokmayı yetmşti.
-“Emin olun yaptıkların ufacık bir kısmını bile bilmiyorsunuz.Sizi ezikler .”dedi. Ah klasik Brayn hareketleri.Lafı gediğine kyduğumuz zaman direk hakaret etmeye başlar.
-“A brayn sana birşy sormayı unuttum.”dedi Dean ve bana hazır ol diyen bakışlarından birini gönderdi.
-“Ne oldu yoksa yürümeyi mi sorcaksın bebek.”dedi yüzünü buruşturarak. Böyle yapmasından nefret ediyordum ama bunu belli etmeye niyetim yoktu.
-“Hayır.Burnun nasıl oldu diyecektim.”dedi.
-“Sen ne diyorsun... “derken Dean esaslı bir yumruğu burnuna geçirdi. Tabi bende bende Marc’a saldırdım. Marc benim 2 katımdı ama zeka düzeyi eksileri zorlarken beni yenmesi pek mümkün olmuyordu. Turuncu saçları ve kahverengi gözleri var. Tbi buda onu tipsizin teki yapıyor. Aptal olduğunu söylemiştim ya bir kes daha kanıtlandı. Ayaklarını hiç hareket ettiremiyordu. Sadece yumruklara odaklanmıştı. Ayağına sağlam bir tekme geçirdim ve aniden arkadan bir darbe aldım. Biri beni hazırlıksız yakalamıştı. Tabi Dean onu tam şah damarı tarafına yumruğu geçirdi.
-“Teşk.ederm kardşim .”
-“Her zaman dostum arkandayım.”dedi.Ve Andy’e dalmaya gitti.Artık hem önüme hem arkama bakıyordum. Marc ‘ ın karnına tekmeyi geçirdim. Yer eğilince k*çnada bir tekme attım ve yere düştü.Kafasınıda yere vurunca bayıldı.
-“Pis ş*r*fsz hala benle uğraşamayacığını öğrenemedi.”dedim.Ve Ronun bağırdığını duydum. Dylan hemen eğil . Eğildim ve üstümden br sandalye geçtiğini fark ettim. Bunu yapmaya çalışan Brayn’dan başkası değildi.
-“Ah lanet olsun kaçırdığıma inanamıyorum .” dedi. Aşağıdan çembe taktım ve göğsünden ittirerek yere yatırdım.
-“ANLA ARTIK SEN KAYBETMEYE MAHKUMSUN..!” dedim. Bana yumruk atmaya kalkışınca elini tuttum.
-“Sakın buna kalkışma.”dedim ve gözüne 4 tane yumruk geçirdim. Bu ona iyi bir ders olmuştu. Görünüşe bakılırsa herkes payına düşenleri halletmişti.
-“Tanrım çok yakındı dostum. Hemen eğildiğin için çok şanslısın.” Dedi ron.
-“Sen uyarmasaydın çoktan dağılmış haldeydim dostum.” Dedim.
-“Sahile geçip içmeye ne dersiniz?” dedi James.
-“Bn gelemem .” diye atladım. Hepsi bana kızgın olarak bakıyorlardı.
-“Niye peki?” diye sordu ron.
-“Çünkü...” çünkü ne elanore’u görmeye ihtiyacım var flan mı diyecektim. Beni lav üstünde yürütseler yine de bunu söylemezdim.
-“Çünkü bizim yarından sonra kimya sınavmız var ve yarın kimya yok . Ancak öğleden sonra var.”dedim. Dean’e de açıklamam mantıklı gelmişti.
-“Ah.Evet ya. Yarın yok. Biz gelemeyiz . Kahrolası kimya sınavı .” dedi. Aslında gitmek istiyordum ama bir yandan da elanore’u görmek istiyordum.
Sahilde biraz gezdik ama hiç konuşulanlara konsantre olamıyordum. Aklım hep başka yerlere kayıyordu. Elanore ile dövmemin arasındaki bağı düşünüyordum.
Ve Dean’in beni çekiştirmesiyle kendime geldim .
-“Artık okula gitmeliyiz. Hadi dostum.”dedi. Ve yolda tek kelime etmeden okula gittik. Dean’in beni çok iyi anlıyordu. Düşünmek istediğim zaman gereksiz yerlerde konuşmuyordu beni rahat bırakıyordu. Okula vardık ve sınıf geldiğimizde bir farklılık hissettim sanki her yerde bir çeşit çekim gücü vrdı. Ve sınıfı iyice incelediğimde herkesin elanore’a baktığımı hissettim yani benim dışında herkesin.Dean bile hipnoz olmuş gibiydi.
-“Herkese ne b*k olmuş böyle.”Elanore’a döndüm Ve neden herkes ona odaklanmış diye düşündüm.Bana şaşkın bir şekilde baktı.
-“Sen nasıl oluyorda konuşabiliyorsun.” Tanrım onda bir farklılık olduğunu biliyordum. Diye içime bir ses geldi bu elanore’un sesinden başka bişey değildi.
-“Ben nasıl senin düşüncelerini duyabliyorum .” dedim.
-“Ama bu imkansız.”dedi...
kolona- Untamed
- Mesaj Sayısı : 968
Kayıt tarihi : 12/08/10
Yaş : 31
sper olms yb cabuk gelsn
*zoey*- Marked
- Mesaj Sayısı : 118
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 28
sen yaz ben de yazıyım yoksa en erken yarın koyarım 
yoksa en erken yarın koyarım