+22
ruveydamelisa
arya
tuqchee!!!
nesrin321
dilan
juvijuvi
katniss
(_ALiCe_CuLLeN_)
hatice
handan
happy
Damla&Stark
The_Vampire_Girl
AliCézqi..<3
Deadly
sekerkiss07
ElenaBlackbird
ebru
RUH
dilara
**Gossde_Nur**
gecenin kızı
26 posters
İmmortal(Ölümsüz):Final bölümü sayfa 106'da!!Okuyan herkese teşekkürler!!!!
Anket
Sizce Rose kimi seçmeli?
- [ 5 ]
- [42%]
- [ 7 ]
- [58%]
Toplam Oylar: 12
Anket kapatıldı
Anket kapatıldı
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Bence de yaz yoksa forumun cadısı birazdan cinnet geçirip senin hikayede ki bütün kahramanları öldürücek
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
evet doğru söylüyosun
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Favori hikayemden olmak istemem şahsen
Clodya_Alas- Untamed
- Mesaj Sayısı : 760
Kayıt tarihi : 09/08/10
Yaş : 26
hadiiiii
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
-Rose'un Anlatımı-
Gözlerimi inatla açmamama rağmen ses çok yüksekti.Dışarıdan sesler geliyordu.Sanırım Jack küfür ediyordu.
Önemli bir sorun olduğunu düşündüğümden gözlerimi açtım.Lestat'ın omzunda uyumuştum ve bu yüzden onun gözleriyle karşılaştım.Hala uyuyordu.
Onu uyandırmadan kalktım ve kapıya gittim.Luke ve Jack Rudi'yle konuşuyordu.Herkes ben gelince sustu.
"Ne?"dedim."Kötü birşey mi var?"Luke Rudi'ye baktı.Rudi iç çekerek konuşmaya başladı.
"Felix konseye savaş açıyor.1 hafta sonra kimsenin görmediği büyüklükte bir savaş olacak çünkü Felix bazı vampir klanlarını arkasına almış."Rudi konuşurken suçlayıcı bir tonda konuşmuştu.Luke gözlerini bana çevirdi.
"Savaş çıkarakacağını biliyor muydun?"Herkes birden bana döndü.
"Hayır."dedim güçlükle.Rudi gözlerini kıstı.
"Başkan sizi tekrar çağırıyor.Tarafınızı seçmeniz için."
"Bizim tarafımız zaten belli."dedi Jack."Felix'in yanında olmayacağımıza göre."
"Bunu başkana anlatırsınız."dedi Rudi."Beni takip edin."
"Bir dakika."diye araya girdim."Lestat'a haber vermeliyim."
Tam arkamı döndüğümde onun da kapıya kadar geldiğini gördüm.Üstüne bir gömlek giymişti.
"Ben hazırım."dedi Lestat.Merakla Luke'a baktım.
"Bizimle gelebilir mi?"Luke onaylar gibi başını salladı.Ve bizde Rudi'yi takip etmeye başladık.
2 Saat Sonra
Başkan bizi huzuruna kabul ettiğinde önünde saygıyla eğildik.
"Luke herşeyi biliyorsun.Bizim tarafımızdasın değil mi?"
"Tabiki efendim."dedi Luke ve dikkatle bize baktı.Jack sanki başını onaylar gibi salladı.
"Aslında sizden bir isteğimiz olacak efendim."dedi Luke izin ister gibi.
"Söyle."dedi başkan gür sesiyle.
"Bizi de orduya almanızı istiyoruz.Jack ve beni."Ağzım açık kalmış onlara bakıyordum.Bunu yapamazlardı.Savaşamazlardı.Lanet olsun!Geri döneceklerinin bir garantisi yoktu.
Başkan anlayışla gülümsedi.
"Senden de bunu beklerdim Luke.Tabiki orduma katılabilirsiniz.Eğitimler başladı.Hemen eğitimlere katılmanızı tavsiye ederim."
"Tabiki efendim."dedi Luke.Burada araya girmeliydim.
"Başkanım izin verirseniz bende savaşa katılmak istiyorum."Başkan gözlerini şüpheyle bana çevirdi.
"Sen savaşmayı beceremezsin ki!"Gür sesi duvarlarda yankılandı.
"Eğitim alırım bende.Hem kadın savaşçılarınız da var.Lütfen beni de alın."
"Rose ne yapıyorsun sen?"diye fısıldadı Lestat.Ona cevap vermedim.Luke ve Jack'te bana saçmalama-sen-savaştan-ne-anlarsın bakışı attılar.
"Seni orduya almıyorum.Konu kapanmıştır.Şimdi lütfen beni Rose'la yanlız bırakın!"
Başkan emrini vermişti.Herkes dışarı çıktığında başkanın benimle ne konuşacağını az çok tahmin ediyordum.Ve bu yüzden korkuyordum.
"Savaş kararı verdiğini biliyordun değil mi?"dedi başkan suçlayıcı ses tonuyla.Yalan söylemem gerektiğini biliyordum.
"Hayır başkanın.Sadece birşeyler oplanladığından emindim ama ne planladığını bilmiyordum."
"Yalan söyleme Rose!Seni tehtit mi etti?"Lanet olsun!Kaybedecek neyim vardı ki?
"Evet başkanım.Ailemi öldüreceğini söyledi."
"Onları yakalardık.Size koruma sağlardık.Bunları düşündün mü?"
"Engelleyemezdiniz efendim.Vampir klanlarını ikna eden ve bu kadar kişiyi arkasında toplayan birini nasıl engelleyebilirsiniz ki?"Başkan bana sert bir bakış attı ama yumuşamaya başlamıştı.
"O kadar güçsüz değiliz Rose.Bu savaşı biz kazanacağız."
"Biliyorum başkanım.Ama lütfen bana inanın.Size asla ihanet etmedim."
Sözlerimi söylerken kapı açıldı.Kimin geldiğini biliyordum ve bundan nefret ettim.Gelen Max'ti.Bu yüzden size asla ihanet etmedim cümlesini üstüne basa basa söylemiştim.Max delici bakışlarını bana çevirdi sonra da başkana baktı.
"İstediğiniz hazırlıklar yapıldı başkanım."
"Güzel."dedi başkan."Bu arada Rose,sen ve Lestat misafirimizsiniz.Luke ve Jack savaşırken siz burada güvende olacaksınız."
"Luke ve Jack orduya mı katıldı?"Max'in şaşkınlığı sesinden belli oluyordu.
"Evet."dedi başkan."İkinizde gidebilirsiniz."
Başkanın odasından birlikte çıktık.Ben hızlı adımlarla ilerlerken Max bileğimden yakaladı.
"Dur bakalım.Konuşacağız."
Gözlerimi inatla açmamama rağmen ses çok yüksekti.Dışarıdan sesler geliyordu.Sanırım Jack küfür ediyordu.
Önemli bir sorun olduğunu düşündüğümden gözlerimi açtım.Lestat'ın omzunda uyumuştum ve bu yüzden onun gözleriyle karşılaştım.Hala uyuyordu.
Onu uyandırmadan kalktım ve kapıya gittim.Luke ve Jack Rudi'yle konuşuyordu.Herkes ben gelince sustu.
"Ne?"dedim."Kötü birşey mi var?"Luke Rudi'ye baktı.Rudi iç çekerek konuşmaya başladı.
"Felix konseye savaş açıyor.1 hafta sonra kimsenin görmediği büyüklükte bir savaş olacak çünkü Felix bazı vampir klanlarını arkasına almış."Rudi konuşurken suçlayıcı bir tonda konuşmuştu.Luke gözlerini bana çevirdi.
"Savaş çıkarakacağını biliyor muydun?"Herkes birden bana döndü.
"Hayır."dedim güçlükle.Rudi gözlerini kıstı.
"Başkan sizi tekrar çağırıyor.Tarafınızı seçmeniz için."
"Bizim tarafımız zaten belli."dedi Jack."Felix'in yanında olmayacağımıza göre."
"Bunu başkana anlatırsınız."dedi Rudi."Beni takip edin."
"Bir dakika."diye araya girdim."Lestat'a haber vermeliyim."
Tam arkamı döndüğümde onun da kapıya kadar geldiğini gördüm.Üstüne bir gömlek giymişti.
"Ben hazırım."dedi Lestat.Merakla Luke'a baktım.
"Bizimle gelebilir mi?"Luke onaylar gibi başını salladı.Ve bizde Rudi'yi takip etmeye başladık.
2 Saat Sonra
Başkan bizi huzuruna kabul ettiğinde önünde saygıyla eğildik.
"Luke herşeyi biliyorsun.Bizim tarafımızdasın değil mi?"
"Tabiki efendim."dedi Luke ve dikkatle bize baktı.Jack sanki başını onaylar gibi salladı.
"Aslında sizden bir isteğimiz olacak efendim."dedi Luke izin ister gibi.
"Söyle."dedi başkan gür sesiyle.
"Bizi de orduya almanızı istiyoruz.Jack ve beni."Ağzım açık kalmış onlara bakıyordum.Bunu yapamazlardı.Savaşamazlardı.Lanet olsun!Geri döneceklerinin bir garantisi yoktu.
Başkan anlayışla gülümsedi.
"Senden de bunu beklerdim Luke.Tabiki orduma katılabilirsiniz.Eğitimler başladı.Hemen eğitimlere katılmanızı tavsiye ederim."
"Tabiki efendim."dedi Luke.Burada araya girmeliydim.
"Başkanım izin verirseniz bende savaşa katılmak istiyorum."Başkan gözlerini şüpheyle bana çevirdi.
"Sen savaşmayı beceremezsin ki!"Gür sesi duvarlarda yankılandı.
"Eğitim alırım bende.Hem kadın savaşçılarınız da var.Lütfen beni de alın."
"Rose ne yapıyorsun sen?"diye fısıldadı Lestat.Ona cevap vermedim.Luke ve Jack'te bana saçmalama-sen-savaştan-ne-anlarsın bakışı attılar.
"Seni orduya almıyorum.Konu kapanmıştır.Şimdi lütfen beni Rose'la yanlız bırakın!"
Başkan emrini vermişti.Herkes dışarı çıktığında başkanın benimle ne konuşacağını az çok tahmin ediyordum.Ve bu yüzden korkuyordum.
"Savaş kararı verdiğini biliyordun değil mi?"dedi başkan suçlayıcı ses tonuyla.Yalan söylemem gerektiğini biliyordum.
"Hayır başkanın.Sadece birşeyler oplanladığından emindim ama ne planladığını bilmiyordum."
"Yalan söyleme Rose!Seni tehtit mi etti?"Lanet olsun!Kaybedecek neyim vardı ki?
"Evet başkanım.Ailemi öldüreceğini söyledi."
"Onları yakalardık.Size koruma sağlardık.Bunları düşündün mü?"
"Engelleyemezdiniz efendim.Vampir klanlarını ikna eden ve bu kadar kişiyi arkasında toplayan birini nasıl engelleyebilirsiniz ki?"Başkan bana sert bir bakış attı ama yumuşamaya başlamıştı.
"O kadar güçsüz değiliz Rose.Bu savaşı biz kazanacağız."
"Biliyorum başkanım.Ama lütfen bana inanın.Size asla ihanet etmedim."
Sözlerimi söylerken kapı açıldı.Kimin geldiğini biliyordum ve bundan nefret ettim.Gelen Max'ti.Bu yüzden size asla ihanet etmedim cümlesini üstüne basa basa söylemiştim.Max delici bakışlarını bana çevirdi sonra da başkana baktı.
"İstediğiniz hazırlıklar yapıldı başkanım."
"Güzel."dedi başkan."Bu arada Rose,sen ve Lestat misafirimizsiniz.Luke ve Jack savaşırken siz burada güvende olacaksınız."
"Luke ve Jack orduya mı katıldı?"Max'in şaşkınlığı sesinden belli oluyordu.
"Evet."dedi başkan."İkinizde gidebilirsiniz."
Başkanın odasından birlikte çıktık.Ben hızlı adımlarla ilerlerken Max bileğimden yakaladı.
"Dur bakalım.Konuşacağız."
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
biraz geç gönderdim ve biliyorum bu bölüm biraz kısa oldu ama idare edin bu seferlik böyle olsun
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Hala ne konuşmak istiyo bu mal yaaa vallaha ölümü benim elimden olucak bu gidişle bir huzur vermediler abi kardeş yaa Başkanıma katılıyorum bu savaşı biz alıcaz Elien sağlık güzelim blm yine süperdi devamını meraklı gözlerle bekliyorum
jamestark- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1279
Kayıt tarihi : 17/01/10
Yaş : 112
Harika ..
ruveydamelisa- Marked
- Mesaj Sayısı : 105
Kayıt tarihi : 26/07/10
Yaş : 29
canikom idare etmek nedemek herseferinede harikalar yaratıyorsun zaten senden daha fazlasını baklemek sana haksızlık olur mükemmeller zaten yazdıklarım:D amaumarım en kısa zamanda gönderirsin yb çünkü ban çatlaya biliyim
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
teşekkür ederim yb yarın
Clodya_Alas- Untamed
- Mesaj Sayısı : 760
Kayıt tarihi : 09/08/10
Yaş : 26
yarııınnnn
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Bugün yb geliyor ohhh beeeeeeeee
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
tamamdır millet yazmaya başlıyorum ama şunu söyliyim bugün uzun bi bölüm olabilir bu yüzden yazması uzun sürebilir
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Yeter ki gelsin uzun kısa beklerim ben
Deadly- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 3358
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 26
Yb!
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
arkadaşlar bi sorun oldu yazdıklarım silindi gönderemedim ama tekrar yazacağım sizi birazcık bekletçem
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
"Ne konuşacağız ki?"Bağırmamaya dikkat ediyordum ama sözlerim düşündüğümden de sert çıkmıştı.Max'in yüzünde hayal kırıklığı gördüm.Kolumu bıraktı.
"Luke ve Jack'i savaş kararından vazgeçir."
"Sence beni dinlerler mi?Hem sanane bundan!Sanki çok umrunda!"
"Umrumda tabiki.Rose sen anlamak istemiyorsun ama ben Luke ve Jack'i ailem gibi seviyorum."
"Tamam.Diyelim ki onları vazgeçirdim.Savaşa gitmediler.Felix savaşı kazandı.Sence bizi öldürmeyecek mi?"
"Rose ben sadece şunu söylüyorum:Onları kararından vazgeçir."
"Max anlamak istemiyorsun değil mi?Onlar senin gibi değiller.Konseye asla ihanet etmezler.Konsey için canlarını feda ederler.Hem şunu da söyleyeyim.Ne yapıp edip o savaşa bende katılacağım."
"Saçmalama!"diye bağırdı Max.Birden herkes bize döndü.Sesini kontrol altında tutmaya çalışarak konuşmayı devam etti."Ölürsün.Hiç şansın yok."
"Zaten öleceğim.En azından savaşarak öleyim.Konsey için."
"Rose beni dinle."Max tam birşey söyleyecekken başka bir tarafa baktı.Bende onun baktığı yöne baktığımda Pandora'yı gördüm.
Masmavi deniz gibi gözleriyle,kıvırcık uzun dalgalı saçlarıyla,mükemmel vücuduyla başkanın gözdesi güzeller güzeli Pandora.
Konseyden olduğu için şaşkınlığımdan sıyrılarak başımla selam verdim.
"Merhaba Pandora."
"Merhaba Rose."
"Adımı nereden biliyorsunuz?"Merak etmiştim çünkü Pandora gibi birinin benim gibi sıradan bir vampirin ismini bilmesi ilginçti.
"Max ve Felix sayesinde burada ünlü oldun."dedi.Max'e göz kırparak yanımızdan uzaklaştı.
Bir dakika!Max'e göz mü kırpmıştı?
Max'e baktım.Pandora yüzünden gerilmiş gibiydi.Gittiği için biraz gevşedi ve bana baktı.
"Ona takılma.O göründüğünden çok farklı biri."dedi.
"Senin gibi mi yani?"dedim.Aslında amacım laf sokmak değildi ama Pandora'nın Max'e göz kırpması beni sinirlendirmişti.
"Rose dediklerimi yap."dedi Max söylediklerime takılmadan.Ona sert bir bakış attım.
"Hayır."Dişlerini sıktı.
"Beni hiç anlamıyorsun değil mi?"dedi."Sen benden nefret etsen de benim için çok değerlisin.Ölmene izin veremem."Gözlerinin içine baktım.
"Senden izin isteyen yok zaten."
Ona bakmamaya çalışarak yanından geçtim ve koridorda ilerlemeye başladım.Luke ve Jack'i bulmalıydım ama nerede olduklarına dair en ufak bir fikrim yoktu.
Etrafıma deli gibi bakınırken bir anda birine çarptım.Rudi!
"Rudi!Bana yardım etmen gerekiyor."
"Rudi mi?"Rudi kaşlarını havaya kaldırmış bana bakıyordu.
"Yani...Rudolpho."
"Ne istiyorsun?"dedi sert ses tonuyla.Tanrım!Bu adam hiç yumuşamaz mı?
"Luke ve Jack'i bulmalıyım."dedim.
"Tamam.Beni takip et."
Birlikte üç kat yukarı çıktık ve büyük bir holde yürümeye başladık.Hol boştu.Sanırım bu yüzden gözüme bu kadar büyük görünmüştü.
Ama tek bir sorun vardı.Her yer çok parlaktı.Işıklar yanıyordu ve bu parlak ışıklar yüzünden gözlerim acımıştı.Neyseki bir kapının önünde durduk ve Rudi kapıyı açıp içeri girdi.Bende peşinden gittim.Bu sefer başka bir hole çıkmıştık ama burası kapılarla doluydu.Anladığım kadarıyla burada birçok oda vardı.
Rudi biraz ilerledikten sonra bir kapının önünde durdu.101 numara.
"Teşekkür ederim."dedim.Başını öne eğip holden çıktı.
Kapıyı açtığımda çok ferah bir odaya girdim.Kapı oturma odası olduğunu düşündüğüm bir odanın tam karşısındaydı ve girer girmez Luke'u görmüştüm.
Odaya girdiğimde bize ayrıdıkları bölümün gerçekten geniş olduğunu gördüm.Her yer beyazdı.Masa,koltvarlar.
Çevreme bakmayı bırakıp rahat koltuklardan birine oturdum.Luke merakla bana baktı.
"Başkan sana ne sordu?"
"Savaş kararını önceden bilip bilmediğimi sordu."
Küçük bir sessizlik oldu.Luke alnını kaşıdı.Jack kaşlarını çatmıştı.Lestat'ta merakla bana bakıyordu.
Neden kimse benim başkana verdiğim cevabı merak etmiyordu?
Ortamda bir gerginlik olduğunu anlamıştım ve bu beni rahatsız etti.
"Ben yatacağım."deyip odadan çıktım.
Oturma odasının hemen yanındaki odaya girdim.Odada iki kişilik bir yatak vardı.Tam kapıyı kapatacaktım ki biri kapıyı itti.Lestat.
"Ne var?"dedim merakla.Kapıyı biraz açmıştım.
"Luke ve Jack sana göz kulak olmamı istedi."
"Uyurkende mi?Şaka yapıyor olmalısın."
"Hayır.Çokl ciddiyim."
Kapıyı açtım ve içeri girmesine izin verdim.Ona bakmadan yatağa uzandım ve örtüyü üstüme çektim.Ama birşeyi açıklamam gerekiyordu.
"Bu sefer beraber uyumak yok."dedim.Omuz silkti.
"Sen nasıl istersen."
Gözlerimi kapadım ve derin bir uyku çekmek için kendimi rahat bıraktım.
Evet.Yine rüyada olduğumu biliyordum.Bunu bilmemin elbette bir sebebi vardı.Ben asla derin bir uyku uyuymazdım.Derin bir uykuda değilseniz rüya gördüğünüzü anlarsınız.
Tek sorun bunun rüya değil de kabus olduğu hissine kapılmıştım.Bunun nedeni kendimi karanlık ve taşlık bir arazide ylnız görmemdi.
Etrafıma baktım.Benden başka kimse yoktu.İçimi bir sıkıntı kapladı.
Bir anda başka birşey hissettim.Bu tanımlayabilkeceğim birşey değil.Etrafta hiç ses olmamasına rağmen birinini beni çağırdığı hissine kapıldım.Bu his o kadar güçlüydü ki ayaklarım kendilğinden hareket etti.Bilinçsizce yürümeye başladım.
"Biri beni çağırıyor."dedim kendime engel olamadan.Taşlık arazide tek başıma yürürken su sesi duymaya başlamıştım.Yakınlarda bir dere ya da şelale olmalıydı.
Sonunda durduğumda uçurumuın kenarına gelmiştim.İçimdeki sıkıntı daha da büyüdü.Uçuruma biraz daha yaklaştım ve aşağıya baktım.Aşağıda bir şelale vardı.Su sesi buradan geliyordu.
Birden kendimi tutamadım ve gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı.Korkmuyordum ama içimdeki sıkıntı o kadar büyümüştü ki canımı acıtıyordu.Neden burada olduğu anlamıştım.Bu kesinlikle kabustu.
Varlığını hissetmiştim.Arkamdaydı ama benden uzaktı.Birden titremeye başladım.Sanki uyanmaya çalışan bedenim kurtulmaya çalışıyorduç
"Benden ne istiyorsun?"dedim ve arkamı döndüm.Karşımdaydı işte.Felix.Karanlığın içindeki gözleri bu sefer tehtitkar değildi.Yalvarır gibydi.
"Benim tarafıma geç."dedi.Sesi boşlukta yankılandı.
"Asla."dedim.Hala titriyordum ve ağlıyordum.Bu Felix'in karşısında güçsüz görünmeme neden olduğu için kendimden nefret ettim.
"Tek şansın var Rose.Yoksa seni öldürmek zorunda kalırım.Lütfen.Eğer benim tarafıma geçersen sana asla dokunmayacağım.Hatta Max'le birlikte olmana bile göz yumarım.Yeter ki benim tarafımda ol."
"Senin tarafında olacağıma ölürüm daha iyi."diye bağırdım ve arkamı döndüm.Ne yapmam gerektiğini biliyordum.Bundan kurtulmak istiyorsam mecburdum.
"Rose beni dinle."diye bağırdı.
"Ben şeytanın metresi değilim."dedim tüm gücümle."Ve asla da olmayacağım."
Beni durdurmasına fırsat bırakmadan kollarımı açtım ve kendimi boşluğa bıraktım.Tek duyduğum Felix'in haykırışıydı.
Gözlerimi açtığımda hala titiriyordum.Ağladığımında farkındaydım.Kolumda bir el hissettim.Felix miydi?Hemen çırpınmaya başladım.
"Rose benim.Güvendesin."Luke'un sesini duyduğumda çırpınmayı bıraktım.Yüzünü güçlükle gördüğümde rahatlamaya çalıştım.Birden kolumda bir acı hissettim ve hemen koluma baktım.
Konsey doktoru bana iğneyle kan enjekte ediyordu.Kanı içimde hissederken titremem yavaşça geçti.Diğer elimle gözyaşlarımı sildim.
Doktor işini bitirdiğinde önümden çekildi ve bende etrafıma bakmaya başladım.Herkes buradaydı.Jack,Luke,Lestat ve hatta Max bile.
"Bu nasıl olabilir ki?"diye bağırdı Jack.Birinden açıklama beklediği belliydi.
Cevabı tek kişi bilebilirdi.Hemen Max'e baktım.Duvarın en köşesine çekilmiş beni izliyordu.
"Felix bana ne yaptı?"
"Luke ve Jack'i savaş kararından vazgeçir."
"Sence beni dinlerler mi?Hem sanane bundan!Sanki çok umrunda!"
"Umrumda tabiki.Rose sen anlamak istemiyorsun ama ben Luke ve Jack'i ailem gibi seviyorum."
"Tamam.Diyelim ki onları vazgeçirdim.Savaşa gitmediler.Felix savaşı kazandı.Sence bizi öldürmeyecek mi?"
"Rose ben sadece şunu söylüyorum:Onları kararından vazgeçir."
"Max anlamak istemiyorsun değil mi?Onlar senin gibi değiller.Konseye asla ihanet etmezler.Konsey için canlarını feda ederler.Hem şunu da söyleyeyim.Ne yapıp edip o savaşa bende katılacağım."
"Saçmalama!"diye bağırdı Max.Birden herkes bize döndü.Sesini kontrol altında tutmaya çalışarak konuşmayı devam etti."Ölürsün.Hiç şansın yok."
"Zaten öleceğim.En azından savaşarak öleyim.Konsey için."
"Rose beni dinle."Max tam birşey söyleyecekken başka bir tarafa baktı.Bende onun baktığı yöne baktığımda Pandora'yı gördüm.
Masmavi deniz gibi gözleriyle,kıvırcık uzun dalgalı saçlarıyla,mükemmel vücuduyla başkanın gözdesi güzeller güzeli Pandora.
Konseyden olduğu için şaşkınlığımdan sıyrılarak başımla selam verdim.
"Merhaba Pandora."
"Merhaba Rose."
"Adımı nereden biliyorsunuz?"Merak etmiştim çünkü Pandora gibi birinin benim gibi sıradan bir vampirin ismini bilmesi ilginçti.
"Max ve Felix sayesinde burada ünlü oldun."dedi.Max'e göz kırparak yanımızdan uzaklaştı.
Bir dakika!Max'e göz mü kırpmıştı?
Max'e baktım.Pandora yüzünden gerilmiş gibiydi.Gittiği için biraz gevşedi ve bana baktı.
"Ona takılma.O göründüğünden çok farklı biri."dedi.
"Senin gibi mi yani?"dedim.Aslında amacım laf sokmak değildi ama Pandora'nın Max'e göz kırpması beni sinirlendirmişti.
"Rose dediklerimi yap."dedi Max söylediklerime takılmadan.Ona sert bir bakış attım.
"Hayır."Dişlerini sıktı.
"Beni hiç anlamıyorsun değil mi?"dedi."Sen benden nefret etsen de benim için çok değerlisin.Ölmene izin veremem."Gözlerinin içine baktım.
"Senden izin isteyen yok zaten."
Ona bakmamaya çalışarak yanından geçtim ve koridorda ilerlemeye başladım.Luke ve Jack'i bulmalıydım ama nerede olduklarına dair en ufak bir fikrim yoktu.
Etrafıma deli gibi bakınırken bir anda birine çarptım.Rudi!
"Rudi!Bana yardım etmen gerekiyor."
"Rudi mi?"Rudi kaşlarını havaya kaldırmış bana bakıyordu.
"Yani...Rudolpho."
"Ne istiyorsun?"dedi sert ses tonuyla.Tanrım!Bu adam hiç yumuşamaz mı?
"Luke ve Jack'i bulmalıyım."dedim.
"Tamam.Beni takip et."
Birlikte üç kat yukarı çıktık ve büyük bir holde yürümeye başladık.Hol boştu.Sanırım bu yüzden gözüme bu kadar büyük görünmüştü.
Ama tek bir sorun vardı.Her yer çok parlaktı.Işıklar yanıyordu ve bu parlak ışıklar yüzünden gözlerim acımıştı.Neyseki bir kapının önünde durduk ve Rudi kapıyı açıp içeri girdi.Bende peşinden gittim.Bu sefer başka bir hole çıkmıştık ama burası kapılarla doluydu.Anladığım kadarıyla burada birçok oda vardı.
Rudi biraz ilerledikten sonra bir kapının önünde durdu.101 numara.
"Teşekkür ederim."dedim.Başını öne eğip holden çıktı.
Kapıyı açtığımda çok ferah bir odaya girdim.Kapı oturma odası olduğunu düşündüğüm bir odanın tam karşısındaydı ve girer girmez Luke'u görmüştüm.
Odaya girdiğimde bize ayrıdıkları bölümün gerçekten geniş olduğunu gördüm.Her yer beyazdı.Masa,koltvarlar.
Çevreme bakmayı bırakıp rahat koltuklardan birine oturdum.Luke merakla bana baktı.
"Başkan sana ne sordu?"
"Savaş kararını önceden bilip bilmediğimi sordu."
Küçük bir sessizlik oldu.Luke alnını kaşıdı.Jack kaşlarını çatmıştı.Lestat'ta merakla bana bakıyordu.
Neden kimse benim başkana verdiğim cevabı merak etmiyordu?
Ortamda bir gerginlik olduğunu anlamıştım ve bu beni rahatsız etti.
"Ben yatacağım."deyip odadan çıktım.
Oturma odasının hemen yanındaki odaya girdim.Odada iki kişilik bir yatak vardı.Tam kapıyı kapatacaktım ki biri kapıyı itti.Lestat.
"Ne var?"dedim merakla.Kapıyı biraz açmıştım.
"Luke ve Jack sana göz kulak olmamı istedi."
"Uyurkende mi?Şaka yapıyor olmalısın."
"Hayır.Çokl ciddiyim."
Kapıyı açtım ve içeri girmesine izin verdim.Ona bakmadan yatağa uzandım ve örtüyü üstüme çektim.Ama birşeyi açıklamam gerekiyordu.
"Bu sefer beraber uyumak yok."dedim.Omuz silkti.
"Sen nasıl istersen."
Gözlerimi kapadım ve derin bir uyku çekmek için kendimi rahat bıraktım.
Evet.Yine rüyada olduğumu biliyordum.Bunu bilmemin elbette bir sebebi vardı.Ben asla derin bir uyku uyuymazdım.Derin bir uykuda değilseniz rüya gördüğünüzü anlarsınız.
Tek sorun bunun rüya değil de kabus olduğu hissine kapılmıştım.Bunun nedeni kendimi karanlık ve taşlık bir arazide ylnız görmemdi.
Etrafıma baktım.Benden başka kimse yoktu.İçimi bir sıkıntı kapladı.
Bir anda başka birşey hissettim.Bu tanımlayabilkeceğim birşey değil.Etrafta hiç ses olmamasına rağmen birinini beni çağırdığı hissine kapıldım.Bu his o kadar güçlüydü ki ayaklarım kendilğinden hareket etti.Bilinçsizce yürümeye başladım.
"Biri beni çağırıyor."dedim kendime engel olamadan.Taşlık arazide tek başıma yürürken su sesi duymaya başlamıştım.Yakınlarda bir dere ya da şelale olmalıydı.
Sonunda durduğumda uçurumuın kenarına gelmiştim.İçimdeki sıkıntı daha da büyüdü.Uçuruma biraz daha yaklaştım ve aşağıya baktım.Aşağıda bir şelale vardı.Su sesi buradan geliyordu.
Birden kendimi tutamadım ve gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı.Korkmuyordum ama içimdeki sıkıntı o kadar büyümüştü ki canımı acıtıyordu.Neden burada olduğu anlamıştım.Bu kesinlikle kabustu.
Varlığını hissetmiştim.Arkamdaydı ama benden uzaktı.Birden titremeye başladım.Sanki uyanmaya çalışan bedenim kurtulmaya çalışıyorduç
"Benden ne istiyorsun?"dedim ve arkamı döndüm.Karşımdaydı işte.Felix.Karanlığın içindeki gözleri bu sefer tehtitkar değildi.Yalvarır gibydi.
"Benim tarafıma geç."dedi.Sesi boşlukta yankılandı.
"Asla."dedim.Hala titriyordum ve ağlıyordum.Bu Felix'in karşısında güçsüz görünmeme neden olduğu için kendimden nefret ettim.
"Tek şansın var Rose.Yoksa seni öldürmek zorunda kalırım.Lütfen.Eğer benim tarafıma geçersen sana asla dokunmayacağım.Hatta Max'le birlikte olmana bile göz yumarım.Yeter ki benim tarafımda ol."
"Senin tarafında olacağıma ölürüm daha iyi."diye bağırdım ve arkamı döndüm.Ne yapmam gerektiğini biliyordum.Bundan kurtulmak istiyorsam mecburdum.
"Rose beni dinle."diye bağırdı.
"Ben şeytanın metresi değilim."dedim tüm gücümle."Ve asla da olmayacağım."
Beni durdurmasına fırsat bırakmadan kollarımı açtım ve kendimi boşluğa bıraktım.Tek duyduğum Felix'in haykırışıydı.
Gözlerimi açtığımda hala titiriyordum.Ağladığımında farkındaydım.Kolumda bir el hissettim.Felix miydi?Hemen çırpınmaya başladım.
"Rose benim.Güvendesin."Luke'un sesini duyduğumda çırpınmayı bıraktım.Yüzünü güçlükle gördüğümde rahatlamaya çalıştım.Birden kolumda bir acı hissettim ve hemen koluma baktım.
Konsey doktoru bana iğneyle kan enjekte ediyordu.Kanı içimde hissederken titremem yavaşça geçti.Diğer elimle gözyaşlarımı sildim.
Doktor işini bitirdiğinde önümden çekildi ve bende etrafıma bakmaya başladım.Herkes buradaydı.Jack,Luke,Lestat ve hatta Max bile.
"Bu nasıl olabilir ki?"diye bağırdı Jack.Birinden açıklama beklediği belliydi.
Cevabı tek kişi bilebilirdi.Hemen Max'e baktım.Duvarın en köşesine çekilmiş beni izliyordu.
"Felix bana ne yaptı?"
ebru- Untamed
- Mesaj Sayısı : 1240
Kayıt tarihi : 01/03/10
Yaş : 29
aayyyy süper olmuş canım.ellerine sağlık.çok güzel.ybybybybyb
Deadly- Moderatör
- Mesaj Sayısı : 3358
Kayıt tarihi : 05/02/10
Yaş : 26
Ha? süper! rudi! ben rudi'yi kendime istiyorummm!rudiii'mm bu arada kuzu hikaye tanıtımlarda hikayemizi tanıttım
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
al kız rudi senin olsun hatta sana feda olsun
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Anammmmmmm noldu Rose'a O Max'i gebertmeme az kaldı sık dişini az daha Güzelim eline sağlık yb çok güzeldi hatta şahane ötesiydi bile diyeblirim devamını ve Max'in ne cvp vereceğini merakla bekliyor olucam
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
teşekkürler canım ybmü yarın yazarım
sekerkiss07- Tempted
- Mesaj Sayısı : 3064
Kayıt tarihi : 21/03/10
Yaş : 33
Reca ederim güzelim ne demek Tmm beklerim
gecenin kızı- Hunted
- Mesaj Sayısı : 1755
Kayıt tarihi : 08/03/10
Yaş : 29
bu arada arkadaşlar size birşey için daha teşekkür ederim tıklanma sayısı 10.000'i geçti bu sizin sayenizde tekrar teşekkürler
Clodya_Alas- Untamed
- Mesaj Sayısı : 760
Kayıt tarihi : 09/08/10
Yaş : 26
benim sayemde
» Sadece bakın beğenmezseniz sayfayı değiştirmeniz yeter!!(LüTFen!!xD
» ~ Kayıp Ruh~ Final..~ 102.Sayfa~
» ***Ölüm ve Yaşam Arasındaki İnce Çizgi***FİNAL BÖLÜMÜ GELDİ......*******
» ****Yaşamak İçin Öldür**** Final Bölümü Geldiii...(17.ekim.2010)
» ~Geçmişin İzleri...~Final 37.Sayfa~Devamı 2.Kitap Tanrıçanın Gazabı:Siyah Yakut'ta~
» ~ Kayıp Ruh~ Final..~ 102.Sayfa~
» ***Ölüm ve Yaşam Arasındaki İnce Çizgi***FİNAL BÖLÜMÜ GELDİ......*******
» ****Yaşamak İçin Öldür**** Final Bölümü Geldiii...(17.ekim.2010)
» ~Geçmişin İzleri...~Final 37.Sayfa~Devamı 2.Kitap Tanrıçanın Gazabı:Siyah Yakut'ta~