Afrika ülkesi Tanzanya’nın bir köyünde 28 yaşındaki bir kadının kolları ağaç gibi budanmış. İlk bakışta Afrikalıya hiç benzemiyor. Çünkü o bir albino.
Meryem, onlarca albino gibi vahşi bir saldırının mağduru. Tanzanya’nın kuzeyindeki Viktorya gölü kıyısında yer alan Mwanza bölgesinde son iki yılda 50 albino öldürülmüş. Nedeni ise albino kanından, derisinden ve organlarından yapılan iksirlerin zenginlik ve şans getireceğine inanılması.
Meryem, bir yıl kadar önce geceyarısı bir grubun saldırısına uğramış. “Elinde pala olan liderleri kolumu kesip yanındaki adama verdi. Beni bir keçi gibi kesitler.” diyor Meryem.
Meryem’in kız kardeşi Marisa da bir albino ve ablasının kollarının kesilmesine şahit olmuş. O gece yaşadıkları kabusu unutamadığını söylüyor. Marisa ve diğer albino kardeşi Leontine de hayatlarından endişe ediyor. Büyükanneleriyle birlikte ormanda saklanıyorlar. Meryem’i yerel bir hastaneye ancak 10 saatte yetiştirebilmişler. Hayatta kalmasını bir mucize olarak görüyorlar. Fakat çok kan kaybeden Meryem’in rahmindeki birkaç aylık cenin ölmüş.
Saldırıdan sonra annesi Godisya, Meryem’e ve torununa bakmak için kendi yaşadığı köyden ayrılarak buraya gelmiş. Godisya’nın taşıdığı bir gen nedeniyle 3 çocuğu albino olarak doğmuş.
Takmak acı verse de Meryem protez kollarla idare ediyor. Oğlunu kucaklamakta bile zorluk çeken Meryem, yine de yaşadığı için şükrediyor. “Allah’ım, kalbimi sakladığın ve bugüne kadar hayatta kaldığım için sana şükrediyorum.” ilahisini söylüyor.
Tanzanya’da 170 bin albino yaşıyor. Bilim adamları, albinoluğun bu ülkede neden bu kadar yaygın olduğunu henüz ortaya çıkaramamış. Deri kanserine yakalanma oranının yüksek olduğu albinolar ortalama 40 yıl yaşıyor. Eskiden bölgede albino çocuklar doğar doğmaz öldürülüyormuş. Bugün ise çok azı okula gidebiliyor, iş bulabiliyor.
AIDS oranının yüksek olduğu Zimbabve’de ise albino kadınlarla cinsel ilişkinin hastalığa şifa olacağına inanılıyor. Bu yüzden çok sayıda albino kadın tecavüze uğruyor.
BÖLGEDE 15 BİN ŞİFACI VAR
Kanadalı albino işadamı Peter Ash, Tanzanya’daki albinoların dramından bir yıl önce haberdar olmuş. “Bu işin özünde fakirlik yok. Büyücülük, sihir, ayrımcılık var.” diyen Ash, bölgedeki mantığı şu sözlerle özetliyor: “Hayalet benzeri bu yaratıklar insan olmadığına göre, onları öldürmek kötü değil. Hayaleti öldürüp parçalarını elde edersen sihir gücüne sahip olursun.” Ash, ülkedeki albinoların korunması için yetkililer nezdinde girişimde bulunuyor.
Tanzanya Başbakanı Raila Odinga ise albino katillerinin soruşturulması safhasında sıkıntı yaşandığını kabul ediyor. Adalet sistemi yavaş işliyor. Meryem’in teşhis ettiği komşusu yakalanmış fakat hükümet, mahkemeye çıkarılmasının beş yıldan fazla süreceğini belirtiyor. Bu sırada ise saldırılar devam ediyor.
Mwanza bölgesinde tam 15 bin kayıtlı şifacı var ve toplumda saygıdeğer bir konuma sahipler. Albinoların iksir kazanında kaynatılan organları ve saçları bin dolara alıcı buluyor. Milanda James adlı şifacı ise birkaç namussuzun bütün şifacıların adını lekelediğini söylüyor.
ıyk :S