Eve vardığımda anlamıştım ki kalabalık yerler benim için değildi.Ama sonuçta bilerek yapmamıştım.Onun O şeklde orada oturduğunu nerden bilbilrdim.Hemen buzluktan 1 poşet sentetik kan çıkardım.Bardağa boşlatıp içmeye başladım.Ve bir rahatlama dalgasının beni sardığını hissettim.Aynı anda kapı çaldı ve ben sıçradım elimdeki kan koltuğa sıçramıştı.Lanet Olsun!
Kapıyı açmaya gittim.
"Kim O?" dedim.
"Benim Alice.Taylor." dedi o tatlı ses.
"Ohh". dedim çok rahatlamıştım.
Kapıyı açtım ve içeri girdi yüzü bomboştu.Birden bişeyler olduğunu anladım. Lanet Olsun!
"Taylor?" dedim. Çok Korkmuştum.
Cevap vermedi.Sadece bekledi.
"Cevap Ver?" dedim gerçekten endişelenmiştim.
"O senmiydin."dedi bana dişlerinin arasından. O anda anladım.Olanları görmüştü oda ordaydı birinin varlığını hissetmiştim ve o Taylor'du!
"Taylor..." dedim diğebileceğim bişey yoktu. Biliyordu.Bir insanın kanını içtiğimi biliyordu.
"Bunu nasıl yaptın.Bu sınırlar içerisinde olmayacağını sana kaç kere söyledim ve hep kurallara uydun bu sefer neden yaptın." dedi bağırarak sesinde çaresizlik şaşkınlık ve hayal kırıklığı vardı.
"Ben...isteyerek yapmadım..." diyebildim sadece.Haklıydı burada olmazdı burada insan kanı içemezdim..!
"Nasıl?Nasıl isteyerek yapmamış olabilrsin?" dedi biraz olsun rahatlamıştı.
"Ormanda avlanmaya çıkmıştım".bana dik dik baktı.
"Yani hayvan avlamaya."dedim.
"Ve aniden birinin kalp atışını duydum sonra da o koku...o kan kokusu..." dedim kendimden geçmiştim.Taylor beni salladı.Birden kendime geldim.
"Sonra kendime hakim olmaya çalıştım ordan gitmeye çalıştım ama aklıma söz geçiremiyordum." dehşet içindeki yüzümü görünce birden irkildi.
"Sonra...birden onun yanındaydım bana baktı ve birden kaçmaya çalıştı..."
"Neden? Neden kaçmaya çalıştı Alice?" dedi bna.
Ama ben şu anda onun dediklerinin hiçbirini anlamıyordum.O kadının kanı akmıyordu.Hiçbir yerinde kesik yoktu. Ben derisinin altındaki kanı koklamıştım farkına varmadan... Ben artık olgun bi vampirdim!
"Olamaz!" diye haykırdım.
"Ne olamaz ?"dedi bana bağırarak Endişeli yüzünü görebiliyordum.
"Olamaz!"Diye tekrarladım sürekli. Olamazdı daha o kadar yaşlanmamıştım bu olamazdı.
"Alice! Alice!?" diye bağırıyordu.
"Ben.." dedim kafam çok karışmıştı..
"Ne oldu Alice? Göster bana." dedi. Fikri hiç hoşuma gitmemişti. Acaba söylesem benimle artık arkadaş olmaz mıydı?
Sonra karar verdim ona göstermek zorundaydım bunu hak ediyodu.
Ve gösterdim. Ormanda olanları... Eve gelirken yaşadığım dehşeti... O geldiğinde konuştuklarımız... Ve o an anladımğım artık olgun bi vampir olduğumu anladığım anı gösterdim..
Birden çekildi.
"Şimdi.. Sen artık.." gerisini söyleyememişti..Benim artık olgun bir vampir olduğumu söyleyememişti! Dehşete düşmüştü.Benden nefret ediyordu.
"Evet" dedim.
"Olamaz ." diye mırıldandı.
"Ben.. Artık olgun bir vampirim!" dedim. Sesimin duygusuz olmasına çalışmıştım ama olmadı.
"Şimdi ne olcak Taylor? Benden nefret ediyorsun değilmi?" dedim neredeyse ağlayacaktım ama öyle bi şansım yoktu o şansı 125 yıl önce kaybetmiştim..
Bana baktı gözünde tiksinti vardı benden iğreniyordu.Ama sonra o tiksintinin yerini anlayış aldı.
"Tabiki hayır". dedi
"Sen benim biricik Alice'imsin senden nasıl nefret ederim". dedi ve bana sarılmak için kollarını açtı.bende sarıldım
"Sende benim biricik Taylor'umsun." dedim çok kırgındım kendime kırgındım.
"Bunun olacağını biliyordum ama bu kadar çabuk değil." dedim kendi kendime ve bana baktı.
"Ne demek bu? "dedi sesinde şaşkınlık vardı.
"Demek istediğim.." diye açıklamaya başladım
"Bunun bana en az 175 yıl sonra olması lazımdı daha 125 yaşındayım." dedim gerçekten çok garipti.
"Anladım." diyerek geçiştirdi.Aslında kafası çok karışmıştı.
"O zaman bu senin elinde olan bişey değildi." dedi bana sesinde büyük bi rahatlama vardı ama altındaki üzüntüyü hissedebiliyordum.
"Evet" dedim öfkeyle kendime çok kızmıştım. bu nasıl olmuşutu.
"Benim gitmem lazım ama kalmamı isterse arayıp izin alabilirim." dedi anlayışlı bi sesle.
"Hayır sen git" diye yalan söyledim. kalmasına çok ihtiyacım vardı ama onu bu şekilde rahatsız edemezdim.
"Peki.O zman akşam uğrarım sende sakın kendini üzme olurmu?" dedi bana.
"Tamam üzmem" dedim zorlukla gülmüştüm.
Sonra onu kapıdan geçirdim ve odama çıktım..